Dursun Murat Özden

Bilgilik / İpucu

Dursun Murat Özden

    Kategori: TARİH
    Konu: Osman Gazi


Babası : Ertugrul Gazi
Annesi : Hayme Hatun
Doğumu : Sögüt (M. 1258 - H. 656)
Vefatı: Bursa (M. .1326 - H. 726)
Saltanatı : 1299 - 1326 (27) sene
Erkek çocukları : Pazarlı Boy, Çoban Bey, Hamid Bey, Orhan Bey, Alaeddin Ali Bey, Melik Bey, Savcı Bey.
Kız çocukları : Fatıma Hatun.
Osman Gazi, Ertuğrul Beyin üç oğlundan birisidir. Osman Bey diğer kardeşlerinden büyük değildi, fakat adeta bir idareci olarak yaratılmıştı. Zira bu hususta çok büyük kabiliyet sahibi idi. Babası vefat ettikten sonra diğer bütün beyler, ittifakla Osman Bey`i aşiretin reisi olarak tanıdılar.
Osman Bey, beyliğin başına geçtiği zaman, 23 yaşında idi. Uzun boylu, geniş göğüslü, kalın ve çatık kaşlı, elâ gözlü ve koç burunlu idi. İki omuzları arası oldukça geniş, vücudunun belden yukarı kısmı, aşağı kısmına nispetle daha uzundu. Çehresi yuvarlak ve teni buğday renginde idi.
Büyük şeyhlerden Edebali`nin evinde misafir iken, istirahat için gösterilen odada, Kur`an-ı Kerim`i görünce, sabaha kadar saygısından yatmadığı ve geceyi uykusuz geçirdiği çok meşhurdur. Şeyh bu durumdan çok memnun kaldığı için kendisini kızı ile evlendirmiş ve hayır dualar etmiştir.
Osman Bey, 1287`de Karacahisar`ı fethetti. 1280`de Domaniç`te Bizanslıları yenerek Bilecik`i fethetti ve Selçuklu Hükümdarı tarafından uç beyliğine verildi. 1299`da İnegöl fethedildi. Selçuklu Devleti yıkıldı ve Osman Bey müstakil beyliğini ilân etti. 1300`de Yenişehir ile Köprühisar, 1302`de ise Akhisar ve Koçhisar fethedildi.
Osman Bey`e babasından kalan arazinin genişliği 4800 km. kare idi. Kendisi vefat ettiğinde ise, beyliğin toprak genişliği 16.000 km .kareye ulaşmıştır. Vefat etmeden önce oğlu Orhan Bey`e şöyle vasiyet etmiştir:
-Oğullarıma ve bütün dostlarıma birinci vasiyetim Şudur ki; her zaman gazaya devam ederek, Din-i Celil-i İslâm`ın yüceliğini yaşatınız. Cihadın kemâline ererek, sancağı şerifi hep yüksekte tutunuz. Her zaman İslâm`a hizmet ediniz. Zira Cenâb-ı Hak benim gibi zayıf bir kulunu ülkeler fethetmek için memur etti. Gaza ve cihatlarınızla Kelime-i Tevhidi çok uzaklara götürünüz. Hanedanımdan her kim, hak yoldan ve adaletten saparsa mahşer gününde, Rasülü Azam`ın şefâatinden mahrum kalsın.
-Oğlum! Dünyaya gelen hiç bir insan yoktur ki, ölüme boyun eğmesin. Bana da, Hz.Allah`ın emri ile şimdi ölüm yaklaştı. Bu devleti sana emanet ediyorum. Seni de Mevlâ`ya emanet ettim. Her işinde adaleti üstün tut.
Vefatında 68 yaşında idi. Tarih ise, Ağustos 1326`yı gösteriyordu. (Allah rahmet eylesin.)
Vefat ettiğinde geriye bıraktığı mal varlığı şunlardı : Bir at zırhı, bir çift çizme, birkaç tane sancak, bir kılıç, bir mızrak, bir tirkeş, birkaç at, üç sürü koyun, tuzluk ve kaşıklık.
Osman bey vefat ettiği zaman zayıf bir rivayete göre, Söğüt`te babasının yanına defnedilmiş ve Bursa alınırsa oraya defnini vasiyet etmişti. Bunun için 1326`da Bursa alındıktan sonra vasiyeti yerine getirilerek cesedi Bursa`ya nakledilip, Hisar`da (Saint Eli) namına yapılmış olan Gümüşlü Künbed`e defnedilmiştir. Fakat vekayiin tetkikine göre vefatının 1326`da Bursa`nın teslim alınmasından sonra olduğu anlaşılıyor.
Osman Bey zamanında yaşayan İslâm büyükleri:
Silsile-i Sâdât-ı Nakşıbendiyye`nin onuncu ve on birinci halkalarını teşkil eden, Hâce Arif Rivgiri ve Hâce Mahmut İncir Fagnevi (k.s.) Hazretleri, Şeyh Saadettin Cibavî, Bahaüddin Veled ve müellif Pehlivan Mahmut Poyraz.
Osman Gazinin Eşleri ve Çocukları
Osman Gazi iki evlilik yapmıştır. Birinci eşi Türkmen beylerinden Ömer Bey`in kızı Mal Hatundur. Orhan Gazi bu esinden doğmuştur, ikinci esi Şeyh Ede Balı’nın kızı Balâ Hatundur. Bu iki esinden yedisi erkek, biri kız olmak üzere sekiz çocuğu olmuştur. Erkek çocukları Orhan Gazi, Alâeddin Bey, Savcı Bey, Çoban Bey, Melik Bey, Hamid Bey ve Pazarlı Bey, kızı ise Fatma Hatundur.
bazı tarihçiler (Âşık Paşazade, Mehmet Nesrî vb.) Mal Hatun`un Ede Balı’nın kızı olduğunu, diğer bazı tarihçilerimizde Eda Balı’nın kızının Balâ Hatun olduğunu yazarlar. Bunun fazla önemi yoktur, çünkü bu hatunların ikiside Türkmen boyundandır. Osman Gazinin Şeyh Ede Balı’nın kızı ile evlenmesi olayı çok meşhurdur. Bu, Ede Balı’nın çok ünlü bir Şeyh, bir derviş olmasın dan, Osman Beyin bir rüyasını yorumlayarak onun Padişah olacağını müjdelemesin den ve kızını bundan sonra Osman`a verme sinden dolayıdır.
Osman Gazi, derviş Şeyh Ede Bali`yi sık sık ziyaret eder, sohbetinden yararlanır, ondan öğüt alırdı. Bu ziyaretlerinden birinde şeyhin kızını görüp âşık olmuş, evlenmek için babasından istemiş, fakat Şeyh "Aşiret beyine lâyık değil" diye kızını vermemişti.
Osman Bey, aradan yıllar geçtiği halde şeyhin kızını unutamıyordu. Bu arada Bizans tekfurlarıyla bir hayli vuruşma oldu. Bunlardan biri olan Ermeni Derbendi vuruşmasında kardeşi Sanbati`nin oğlu Bay Hoca (Bay Koca) şehit düştü. Osman Bey üzüntü için de geri döndü. Aksam, yatağına girdiği zaman, Bay Hocanın ölümü için sessizce ağladı ve yorgunluktan uykuya vardı. O gece bir rüya gördü. Âşık Paşazade bu rüyayı ve sonunu söyle anlatıyor:
"Osman Gazi uyuyunca rüyasında gördü ki, bu azizin (Şeyh Ede Bali`inn) koynundan bir ay doğar, bu ay gelir Osman Gazinin Koynuna girer. Ayin Osman Gazinin koynuna girdiği demde göbeğinden bir ağaç çıkar, ağacın gölgesi dünyayı tutar. Gölgesinin altında dağlar vardır. Her dağın dibinden sular çıkmakta, bu sulardan kimileri içmekte, kimileri bahçe sulamakta, kimileri de çeşmeler akıtmakta dır"
"Osman Gazi uykusundan uyandı. Şeyhe gidip rüyasını anlattı. Şeyh (rüyayı yorumlayarak) dedi ki: Oğul, Osman! Müjde olsun ki, Hak Tafila sana ve nesline padişahlık verdi. Ve benim kızım Mal Hatun (Balâ Hatun) senin helalin oldu...".
Hemen nikâh edip kızını Osman Bey`e verdi.
|  anasayfa   |  sayfa başı  |   geri  |