|
Yapılan bilimsel çalışmalar bazı gök cisimlerinin ısı ve ışık olduğunu göstermiştir. Kendiliğinden ısı ve ışık yayan gök cisimlerine Yıldız denir. Yıldızlar bulutsularda toz ve gazın kümeleşmesi ile doğan sıcak ve parlak gaz kütleleridir. Büyüklüklerine, kütlelerine ve sıcaklıklarına göre birbirinden çok farklı yıldızlar vardır. Güneş, orta büyüklükte bir yıldız olup yer küreye en yakın yıldızdır. Güneşten başka yıldızlarda vardır. Yıldızlar çok önemlidir. Açık parlak gecelerde, gökyüzü derinliklerinde binlerce yıldız görülür. Bu yıldızların ışıkları Ay`ın ve gezegenlerin ışıklarına oranla zayıf ve titrektir. Dünyadan küçük ışıklı görülmelerinin nedeni; yalnızca çok uzakta olmalarıdır. Gerçektende yıldızlar Dünya`dan bir çok ışık yılı uzaklıkta bulunurlar. Bir ışık yılı, ışığın yılı aştığı yol olup, on bir milyon kilometreye eşittir. Üstelik gözle görülen yıldızların sayısı ancak bir kaç bin kadardır. Yıldızlar derinliklerinde gerçekleşen nükleer tepkimelerden kaynaklanan çok büyük miktarlarda ısı, ışık ve başka elektromanyetik ışının türleri yayan, son derece sıcak parlak, döner gaz kütleleridir. Bildiğimiz yıldızların çoğu gerçekte çift yıldız denen ikili yıldız sistemlerinin üyesidir. Bilinen hiçbir yoldaşı olmayan güneş bu yalnız haliyle, oldukça seyrek rastlanan bir yıldızdır. Güneşten binlerce defa daha büyük yıldızlar vardır. Yıldızlar değişik aşamalardan geçerek nükleer yakıtlarını tüketip ömürlerini tamamlarlar. YILDIZ TÜRLERİ Yıldızların çoğu, iki ya da daha çok yıldızdan oluşan sistemlerin parçasıdır. Yıldızların yüzde altmışı birbirlerinin çekim gücü nedeniyle bir arada kalan gruplar içindedir. Yıldız türleri üçe ayrılır. İkili Yıldızlar: Kütle boyutları benzer olan bu yıldızlar aynı çekim merkezi yada denge noktası çevresindeki yörüngelerde dönerler Örten İkililer: Çiftin biri düzenli aralıklarla öbürünün önüne geçer. Yıldızın ışığı önce azalır sonra eski haline döner. Değişken Yıldızlar: Bu yıldızların parlaklığı değişkendir. Bazen patlamalarla, yıldızın her zamankinden parlak görünmesine neden olabilir YILDIZLAR İLE GEZEGENLER ARASINDAKİ FARKLAR 1) Yıldızlar birbirine göre konumlarını değiştiremezler. Gezegenler ise bir birine göre konum değiştirirler. 2) Yıldızlar kendiliğinden ısı ve ışık yayarlar. Gezegenler ise güneşlerinden aldıkları ışığı yansıtırlar. 3) Yıldızların sıcaklığı çok yüksektir gezegenler ise soğumuş ve katılaşmışlardır. 4) Yıldızların ışığı titreşir. Gezegenlerin ışığı titreşmez. 5) Yıldızlar nokta görünümünde, gezegenler ise yüzeysel bir tabaka şeklinde görünürler YILDIZLARIN UZAKLIĞI Yıldızlar bizden ve birbirinden çok uzak olduğundan, bu uzaklıkların kilometreler cinsinden ifade etmeye çalışmak çok anlamsızdır. Bunun yerine astronomlar başka bir birim kullanırlar: Işık yılı. Bir ışık yılı, ışığın bir yılda alabileceği yolun uzunluğuna eşittir ve kabaca on trilyon kilometredir. Bu ölçeği kullanarak Ayın bize olan uzaklığı bir ışık saniyesini biraz üzerinde, Güneşinkinin sekiz ışık dakikasının biraz üstünde, Plütonunkinin 5,5 ışık saati dolayısıyla ve dünyaya en yakın yıldız olan Proxsima Centauri ininkinin 4,3 ışık yılı olduğunu söyleye biliriz. Yıldız uzaklığını ölçmek için farklı yöntemler uygulanır. Bize en yakın olan uzaklıkları, trigonometri yoluyla belirlenen ıraklık açılarından yararlanılarak bulunur. Yakındaki bir yıldız iki farklı bir konumdan gözlendiğinde arka planda kalan uzak yıldızlara göre hafifçe yer değiştirmiş gibi yer değiştirmiş gibi gözükür. Yıldız uzaklığını hesaplamasından bundan yararlanıla bilinir. Bu yöntemle yıldızın konumu, Dünyanın güneş çevresindeki yörüngesi üzerinde bulunan karşıt iki noktadan altı ay arayla ölçülür. Yıldız konumun da ki gelişme açısal bir yer değiştirme olarak saptanacaktır. Dünya yörüngesinin çapı taban olarak alındığında, yer değiştirme açısından ve basit trigonometri ilkelerinden yararlanılarak yıldızın uzaklığı kolayca belirlenebilir. Daha uzak yıldızların ıraklık açıları çok küçük olduğundan kolayca ölçülemez. 70 ışık yılından daha uzakta olan yıldızların uzaklıklarının başka yoldan ölçülmesi gerekir. Bu ölçüm, yıldızın uzaklığı bilinen benzer tipten başka bir yıldızlar başka yıldızla karşılaştırılması yoluyla yapılır. Bu yöntemi kullanırken astronomlar benzeri tipten yıldızların parlaklıklarının özdeş olduğunu var sayarlar. Yani uzak yıldızların uzaklığı, bunların görünür ve gerçek parlaklıklarının kıyaslanması yoluyla tahmin edilir. Yıldız Kadirleri: Yıldızların ve bütün gökcisimlerinin parlaklıkları 2000 yıl kadar önce yunanlı astronom Hipparkhos’un geliştirdiği bir sisteme göre sınıflandırılır. Hipparkhos yıldızları kadir denen bir ölçeğe göre ayırmış ve en parlak yıldıza bu ölçekteki 1 değerini soluk olana da 6 değerini vermişti. Günümüzde astronomide bu sistemin geliştirilmiş bir biçimi kullanılır. Gökcisimlerinin en parlak olanlarına, bugün kullanımda olan ölçekteki eksi (-) değerler verilir. Örneğin Güneşin kadri -26,7 Güneşten sonraki en parlak yıldız olan Akyıldız`ın kadri ise -1,4` tür. Dünyada ki en büyük teleskoplarla gözlemlenebilen en soluk gökcisimleri kadirleri 25 dolayında olan gök adadadır. Bütün sınıflandırma bir yıldızın görünür kadrini verir, ama onun gerçek parlaklığına ilişkin herhangi bir şey söylemez. Örneğin Güneş gök yüzündeki en parlak cisimdir; ama bu yalnızca onun bize çok yakın olması nedeniyle böyledir. Eğer Güneşte Akyıldız kadar uzakta olsaydı, ondan 23 kat daha soluk görünürdü. Bir yıldızın gerçek parlaklığı konusunda doğru bir fikir edinmek için yıldızın mutlak kadri belirlenir. Mutlak kadir, bir yıldızın 32,6 ışık yılı uzakta olması durumunda görüneceği parlaklık düzeyidir. Bir yıldızın mutlak kadri gerçekteki parlaklığı ortaya koyan çok daha iyi bir göstergedir. YILDIZLARIN DOĞUMU VE ÖLÜMÜ Yıldızların belli bir ömrü vardır. Başlangıçta çok büyük toz ve gaz bulutu halindedir. Buna NEBULA denir. Gazlar ve tozlar çekim kuvveti nedeniyle zamanla sıkışır. Sıkışan gaz ısınır. Sıcaklık yeteri kadar yükseldiğinde nükleer patlama olur ve yeni bir yıldız doğar. Her şeyin bir sonu olduğu gibi yıldızda nükleer patlamayı sağlayan maddeler (genellikle hidrojen gazı) tükendiğinde yıldız soğumaya ve kararmaya başlar. Bu bir çeşit yıldızın ölümüdür. Ancak bu olay milyonlarca hatta milyarlarca yıl sürer. Bir yıldızın ömrü onun büyüklüğüne ve yoğunluğuna bağlıdır. YILDIZLARIN PARLAKLIKLARI SİSTEMİ Gökyüzündeki yıldızlar. Hem gerçek parlarlıklarına hem de bize yakınlıklarına bağlı olarak parlak ya da sönük görünürler. Yıldızların birbirine göre gerçek parlaklıklarını ifade edebilmek için gökbilimciler yeni bir ölçek oluşturdular. Mutlak parlaklık, M ölçeği olarak gösterilir. Bir yıldızın mutlak parlaklığı, onun gözlemciye 10 parsak uzaklıkta olduğu var sayılarak hesaplanır. YOK OLMUŞ YILDIZLAR Yıldızlar ya bir üstnova patlamasıyla ya da gezegenimsi bulutsuyla sona erer. Yıldızın boyuna bağlı olarak, geride, şu üç oluşumundan biri kalır. Beyaz cüce, nötron yıldızı, kara delik. Beyaz cüce: Tipik bir yıldızın gezegensi bulutsusu uzaya dağıldığında, geriye beyaz cüce denilen, aşırı yoğun bir çekirdek kalır. Nötron Yıldızı: Kütlesi Güneş`inkinden 1,4-3 kez düşük olan üst nova kalıntıları halini alarak nötron yıldızını oluştururlar. Kara Delik: Kara delik, bir sonsuz yoğunluk noktası çevreleyen güçlü bir alan bölgesidir.
| anasayfa
| sayfa başı |
geri |
|