Dursun Murat Özden

Bilgilik / İpucu

Dursun Murat Özden

    Kategori: TARİH
    Konu: Tımar Sistemi


Osmanlı merkeziyetçi devlet sisteminde ikinci önemli husus tımar sistemidir. Büyük Selçuklular, geniş askerî iktaları, kendilerine bağlı Türkmen beylerine veya sarayda yetişen köle kumandanlara veriyorlardı. Ancak bu Türk kumandanları, devletin zayıflamasıyla birlikte, Selçuklu İmparatorluğu içerisinde yeni devletler ve atabeylikler ortaya çıkarıyor, böylece devlet kısa bir süre sonra, üç beş parçaya bölünebiliyordu. Osmanlılar ise, Selçuklulardan devraldıkları bu mîrî toprak rejimini çok daha ileri ve mahirine metotlarla olgunlaştırdılar. Bunun üzerine kurulan tımar (ikta) usulü, Osmanlı ordusunun temeli olurken, Türk askerleri (sipahiler), sancak beylerinin emrinde fakat padişaha bağlı idiler. Çünkü askerlerin geçimlerini sağlayan tımarları ve sancak beylerinin zeâmetleri de padişah tarafından veriliyordu. İşte büyük Osmanlı ordusunun esasını bu tımarlı askerler teşkil ediyor ve merkezdeki yeniçeriler, ancak 10.000-20.000 arasında değişiyordu.
Diğer taraftan köylüler arasında, tımar sisteminin meydana getirdiği huzur ve âhengi, şehirde sınaî, ticarî ve iktisadî faaliyetleri düzenleyen esnaf teşekkülleri sağlıyordu. Ahîlik adı verilen teşkilatlar sayesinde, şehir esnafı ve halkı, devletin hiç bir tesiri olmadan kendi kendisini idare ediyor, en küçük bir mesleki suiistimal, yolsuzluk ve geleneğe aykırı bir harekete fırsat verilmiyordu.
|  anasayfa   |  sayfa başı  |   geri  |