Ali Rıza Bey düşünceli, dil bilen, akıllı, çalışkan, terbiyeli bir mutasarrıftı. Altın Yaprak Anonim şirketinde çalışıyordu. Ali Rıza Bey Bab-ı ali yetiştirmelerinden bir mülkiye memuru idi. Dahiliye kalemlerinden birinde çalışıyordu. Ama kız kardeşi ve annesinin ölümü üzerine Suriye’de bir kaza kaymakamı olarak gurbete çıktı. Bir gece yakın bir arkadaşı Ali Rıza Beye bir kızı teklif etti. Ali Rıza Bey utandığı için evet dedi. Şansına kız iyi biri çıkmıştı. Ali Rıza Bey 7 senede 4 çocuk yapmış 50 yaşına bastığı zaman bir çocuğu daha oldu. Bir vaka üstüne Ali Rıza Bey 55 yaşında memurluğu bıraktı. Bunun üstüne İstanbul’a gelerek babadan kalma eve yerleşti. Ali Rıza Bey memur olmak için Bab-ı ali koridorlarında dolaşırken karşısına çıkan bir genç erkek “Beni tanıdınız mı hocam “ dedi . bu genç Muzaffer idi. Muzaffer iki şirkette müdür idi. Muzaffer Ali Rıza Beye bir teklif götürdü. Ali Rıza Bey kabul etti. Ali Rıza Bey bir gün Üsküdar iskelesinde bir kızla karşılaştı. Bu Leman idi. Bu kızlarının arkadaşı Leman idi. ali Rıza Bey Leman’ı dinledi ve onu çalıştığı yerde 45 Lira aylıkla işe soktu. Leman birkaç gün işe gelmedi. Daha sonra Leman’ın annesi gelerek durumu Ali Rıza Beye anlattı. Ali Rıza Bey namuslu olduğu için işten bu olay sonunda işten ayrıldı. O akşam iyi bir haber aldı. Oğlu Şevket bir bankada 100 Lira aylıkla işe girmişti. Artık evin reisinin o olmasına karar verdi. Ali Rıza Bey artık işe gitmiyor, bahçesiyle uğraşıyordu. Ali Rıza Bey kızları içinde en çok Fikret’i seviyordu. Çünkü Fikret çok ağırbaşlıydı. Şevket bir gün bir delilik yaparak daktilocu bir kızı sevmiş ve onunla ilişki kumuş. Bunu duyan kocası kadını dışarı atmış Hayriye Hanım bir akşam Ali Rıza Beyin odasına giderek bu konuyu konuşmuş. Ali Rıza Bey bunun üzerine “ne isterse yapsın” demişti. Düğün gecesi evin kapı ve pencereleri açık her yer ışıklıydı. Aylar geçti artık evde kavgalar başlamıştı. Fikret bir gün babasının yanına gelerek “ben evleniyorum” dedi. Ali Rıza Bey nasıl bilirsen öyle davran dedi. Fikret’in evlendiği adam 50 yaşında 2 çocuk sahibi Tahsin Bey idi. Fikret evlendikten iki hafta sonra Adapazarı’na gitti. Şevket’in bir süre işleri iyi gitmedi. İki gün eve gelmedi. Alacağı olanlar Şevket’i mahkemeye verdiler. Şevket bir buçuk sene hapse girdi. Daha sonra Ferhunde’de evden ayrıldı. Bir gün Abdülvehhap isimli Suriyeli Leyla’yı beğenmiş. Ali Rıza Beyle konuşarak istediğini söyledi. Ama aralarında çıkan bir kavga onları birbirlerinden soğuttu. 15 gün sonra Necla Abdülvehhap Beyle Suriye’ye gitti. Ali Rıza Bey Leyla hanımın evine gider ve orada yaşamaya başlar. Oradaki bir kuşa lisan verir. Canları sıkıldığında üstü açık arabalarıyla gezerler. Bir de eski kahve arkadaşlarıyla kahveye gitmese.
|  anasayfa   |  sayfa başı  |   geri  |