Dursun Murat Özden

Bilgilik / İpucu

Dursun Murat Özden

    Kategori: GIDA
    Konu: Margarin


Margarin, bitkisel yada hayvansal yağların su ve pastörize süt ile karışımı içinde dağıtılmasıyla hazırlanan yemeklik ve kahvaltılık yağdır.
Temel bileşenlerin yanı sıra margarinlere ayrıca tuz, koku ve renk verici maddeler, koruyucular, emülsiyon yapıcılar, A, B ve D vitaminleri, yumurta sarısı, karatin ve tereyağı gibi başka maddelerde katılarak yapılır. Besin değeri tereyağına eşittir. Üstelik daha ucuza mal olmaktadır.
İlk kez 1860’ların sonunda Fransız kimyacı Hippolyte Mege-Mourites
tarafından geliştirildi. Ardından Hollanda da üretilmeye başlandı. Margarin üretimi giderek bütün Avrupa’ya, daha sonra da 1873’de ABD’ye yayıldı. Eskiden margarin yapımında genellikle hayvansal yağlar yeğlenirken, daha sonra pamuk tohumu, soya, hindistan cevizi, yerfıstığı, mısır ve palmiye yağı gibi bitkisel yağlar kullanılmaya başlandı. 1950’lerin sonunda doymuş yağların sağlığa zararlı etkisine görüşlerin yoğunlaşması üzerine giderek mısır, aspir ve ayçiçek yağı gibi doymamış yağların kullanımı arttı. Ayrıca Avrupa’da yaygın olarak balina yağı kullanıldı.
Margarin ilk defa piyasaya çıkıp da tereyağının yerini tutmaya başlayınca, Avrupa ve Amerika’daki birçok kimseler bunun tereyağı ticaretine son vereceğini, çiftliklere büyük bir darbe vuracağını sanmıştı. ABD’nin birçok eyaletlerinde margarine özel vergiler konuldu, Amerika’da margarinin yarım kilodan büyük paketler halinde satılması yasaktı.
Türkiye’de margarin terimi genel anlamı dışında, bitkisel ve hayvansal sıvı yağların hidrojenle sertleştirilmesi sonucu elde edilen katı yağlar içinde kullanılır. Hidrojenle sertleştirme yoluyla margarin üretimine ilk kez 1932’de dağıtma yöntemiyle üretimi ise 1952’de başlamıştır. bu ikinci yönteme göre hazırlanan yağ genellikle kahvaltılık margarin olarak anılır. Türkiye’de margarin üretiminde başlıca ayçiçeği, pamuk, soya ve palmiye yağı kullanılır. Devlet İstatistlik Enstitüsünün (DİE) 1986 yılı verilerine göre yıllık margarin üretimi 317 bin ton dolayında gerçekleşmiştir; bunun büyük bir bölümünü kahvaltılık ve yemeklik margarin, daha küçük bölümünü ise sanayi margarini oluşturur.
Türkiye’nin iklim ve toprak koşullarının bölgeden bölgeye farklılık göstermesi nedeni ile ülkemizin sahip olduğu avantajlardan biride tarımdır. her türlü ekimin yapılıp, ürünün elde edildiği bu güzel yurdumuzda kakao ve hindistan cevizi gibi bazı tropik yağ bitkileri dışında hemen hemen her türlü yağ bitkisi ve meyvesi yetişmektedir.
Bunları sıralayacak olursak zeytin, ayçiçeği, pamuk, soya, kanola, mısır, susam, haşhaş, keten, kenevir, yer fıstığı, aspir gibi yağ
bitkileri olduğunu görmekteyiz. Bunların yanında fındık, ceviz, badem ve antep fıstığı gibi yağlı meyvelerde ülkemizde bol miktarda yetişmektedir.
Ayrıca tütün tohumu, üzüm çekirdeği, çay tohumu, defne tohumu ile incir ve domates çekirdekleride içerdikleri bünyelerinde içerdikleri yağ nedeni ile ham madde olarak değerlendirile bilinecek ürünlerdir.
|  anasayfa   |  sayfa başı  |   geri  |