Dursun Murat Özden

Bilgilik / İpucu

Dursun Murat Özden

    Kategori: EDEBİYAT
    Konu: Moliere


MOLİERE Jean Baptiste Poquelin (1622-1673)
Fransız yazarı. Paris`te doğan Moliere. koleji bitirdi. Sarayda döşemecilik yapan bir şahsın oğludur. Babasının hastalanması üzerine. bir süre kralın oda hizmetinde çalışmışsa da;bu işi mizacına uygun görmediğinden ayrılmış;arkadaşlarıyla birlikte kurduğu bir tiyatroyu yönetmeye başlamıştır. Paris gibi bir yerde, isim yapmamış, üstelik hepsi genç olan kişilerden oluşan bir tiyatronun tutunması güç, hatta imkansız olduğundan, Moliere, arkadaşlarıyla beraber turneye çıkarak temsillerini taşra kentlerinde vermeyi tercih etmiştir. Birkaç dramatik oyun denemesinden sonra komediye yönelmiş ve yaradılışına daha uygun olan bu oyun türünde karar kılmıştır.
Halktan biri olduğundan, halkın konuştuğu dili, en ince ayrıntılarına kadar inceleme imkanı bulan ve oyunlarında, sade bir üslupla bu dili kullanan Moliere, bu suretle halka yaklaşımını kolaylaştırmış ve sahneyle seyirci arasında bulunması gereken diyalogu zorlanmaksızın kurmayı başarmıştır.
Ayrıca insanı, duygu, düşünce ve davranış itibarıyla iyice tahlil etmiş, oyunlarındaki kişilerde aşk, kıskançlık, pintilik, iki yüzlülük vb. Gibi hemen her insanda az çok mevcut ve değişmeyen ortak duygu, düşünce ve davranışları ele almış ve karikatürize ederek işlemiştir. Bütün bunların sonucu olarak, gün geçtikçe ustalaşmış, tiyatrosuna rağbet artmıştır.
1658`de Paris`e dönen Moliere, XIV. Louis`den yardım görmüş ve eserlerini bu büyük sanat merkezinde sergilemeye başlamıştır.
1661`de Armande Bejart ile evlenmiş, karısının kendisinden çok genç oluşu, kıskançlığını körüklendirdiğinden mutlu olamamıştır. Doğruluğu şüpheli bir bilgiye göre Moliere, rol gereği bir ölüm sahnesini sergilerken, karısını locaların birinde aşığıyla görmüş, sendeleyerek yere düşmüştür. Onun rol icabı düştüğü sanılarak alkışlandığı sırada perde kapanmış, tiyatronun arka sokağındaki evine araba ile götürülürken ölmüştür.
Moliere`nin çeşitli türden 30 kadar eseri vardır. Molierein dehası eserlerinden çok felsefesinden kaynaklanır. Bu felsefenin dayanak noktasını ise, huy ve akıl oluşturur. Onun eserleri görünüşte güldürü öğeleriyle olmasına karşın, içeriğinde dram taşır. Her eserin özünde büyük bir ciddiyet vardır. İnsan karakterinin zayıflıklarını tüm açıklığıyla büyük bir ustalıkla ortaya koyar. Cimriler, soyluluklarından başka meziyeti olmayan soylular, hoppa kadınlar, dolandırıcılar onun eserlerindeki vazgeçilmez insan tipleridir.
Moliere tüm bu tipleri hep gerçek hayattan aldı. O güldürürken düşünmeyi kendisine ilke edinmiş bir dahidir. Bu sakat insan tiplerini yazılarıyla işleyip sahnede görüntüledi, Moliere klasisizmin üç birlik kuralına pek önem vermedi. Eğer bir kural, onun güldürme öğeleriyle süslü felsefesini aktarmayı engelliyorsa, o kuralı yok saymakta bir sakınca görmemiştir. Yaptıklarının bir özelliği de kahramanlarını halk tabakasından seçmesidir. O Racine ve Corneille gibi kahramanlarını üst tabakadan seçmedi. Oyunlarında askerler, köylüler, papazlar, doktorlar yer aldı.
Moliere bu iki üstün özelliğinden ötürü Shakespeare`i andırır. Üslubunda konuşma dili egemendir. Yaptıklarının okumaktan çok dinlenmek için yaratıldığına inanmıştı, Dili aydınlık ve temizdi.
Moliere için gerçek erdem doğallıktı. Bu yüzden kahramanlarını süs ve gösterişten uzak, günlük lisan ile konuşturmaya özen gösterdi. Eserlerinde Corneille ve Racine`in sarif konuşmalarına rastlanmaz, Moliere`in eserlerindeki kişiler her türlü durumla karşılaşan, genellikle halktan kişilerdi. Bir anlamda doğal ve özgür hareketleri bundan kaynaklanır. Dilediklerince davranıp, dilediklerince konuşurlar.
Moliere`in eserleri evvela adapte suretiyle, sonrada Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ‘Dünya Edebiyatından Tercümeler’ serisi arasında dilimize çevrilmiştir.
Başlıca eserleri:Şaşkın(1653), Gülünç Kibarlar(1659), Kocalar Mektebi(1661), Kadınlar Mektebi(1662), Tartuffe(1664), Don Juan(1665), İnsandan Kaçan(1666), Cimri(1668), Kibarlık Budalası(1670), Scapin`in Dolapları(1671), Hastalık Hastası(1673)
|  anasayfa   |  sayfa başı  |   geri  |