|
TANITIM Karapınar, Konya`nın 97 km doğusunda bir ilçedir. Türkiye`ye A.B.D. tarafından tarımsal kalkınma çerçevesinde 1950`li yıllarda yapılan teknik ve mali yardımlar, traktör ve tarım aletlerinin ülkede yaygınlaşmasına neden olmuş, Karapınar`da bu gelişmelerden nasibini almıştır. Traktör ve diğer alet ve makinelerinin çoğalması, meraların bozularak tarla tarımına açılmasını bu yıllarda hızlandırmıştır. Bölgenin yarı kurak bir iklim kuşağında bulunması ve diğer insan müdahaleleri, rüzgar erozyonunun hızlanmasında önemli etkenler olmuş ve çölleşmenin ilk adımları atılmıştır. Aşağıda, anılan projenin planlanması; projelenmesi ve uygulanmasına ilişkin gelişmeler özetlenerek açıklanmıştır. Proje 1962-1972 yılları arasında 11 yılda tamamlanmıştır. KARAPINAR`DA EROZYONUN VE ÇÖLLEŞMENİN BAŞLICA NEDENLERİ Orijini çok eski bir göl yatağı olan proje alanında, göl kuruduktan uzun yıllar sonra bitki örtüsü oluşmuş, büyük bir mera, bir bölümü de kuru tarım arazisi olarak kullanılmaya başlanılmıştır. Ancak 1950`li yıllardan itibaren; (a) mera niteliğindeki arazilerin bir bölümünün sürülerek tarıma açılması, (b) tarımda toprağı çok ufalayan diskli pulluk ve tırmıkların kullanılması, (c) meraların kapasitesinin üzerinde otlatılması, (d) mera bitkilerinin yakıt ve hayvan yemi olarak kullanılmak üzere kökleriyle birlikte sökülmesi, (e) tarla tarımı yapılan arazilerin toplu bir şekilde nadasa bırakılması, sonuç olarak yanlış arazi kullanımları ve bitki örtüsünün tahribi, zamanla rüzgar erozyonuna ve göl yatağını oluşturan materyalin yüzeye çıkarak kumulların oluşturmasına neden olmuştur. Bu durumda Toprak gibi, yerine konulması mümkün olmayan doğal kaynağın kaybına. Tarımsal faaliyetlerin gerilemesine ve üretimin azalmasına. Rüzgarın kumullardan taşıdığı materyal nedeniyle Karapınar halkının göçe zorlanmasına. Konya-Adana yolunun sık sık trafiğe kapanmasına ve sonuç olarak ilçede sosyal ve ekonomik yaşamın gerilemesine neden olmuştur. ÖN ÇALIŞMALAR Konu Konya TOPRAKSU 6.Bölge Müdürlüğü`ne intikal edince 1962 yılında etüt ve ön çalışmalar başlamış, daha sonra kapsamlı bir planlama ve proje yapılarak uygulamaya geçilmiştir. PROJENİN AMACI, PROJE ALANININ TANIMI VE KAPSAMI Projenin amacı, büyük çoğunluğu hazineye, bir bölümü de yöre çiftçilerine ait olan ve üretimin niteliğini kaybeden arazinin, entegre önlemler alınarak ıslah edilmesi ve yeniden ülkeye kazandırılması; bir taraftan da alınacak önlemlerin çevreye teşkil etmesini sağlamaktır. Planlamaya göre 160 bin dekarlık proje alanı önce tel çitle çevrilerek korumaya alınmış, yapılan toprak etütlerine göre arazi sınıflandırılmış ve yeraltı suyu tamamlanmıştır. Uygulamalar dört bölümde ele alınmış ve aşağıda özetlenmiştir. KUMUL ALANLARI (43000 dekar) Tamamen çöl görünümünde olan ve üzerinde hiçbir bitki örtüsü bulunmayan bu alanda, kum tepelerin yüksekliği yer yer 15-20 m`yi geçmiştir. Bu alan, güney yönlü rüzgarların etkisiyle kum fırtınalarına neden olup, ilçenin yaşamını tehdit etmiş, Konya-Adana yolunun sık sık trafiğe kapanmasına neden olmuş ve tarım arazilerini kumla örtmüştür. Kumulların yerinde tespitini sağlamak üzere bitkisel ve fiziksel önlemler birlikte uygulanmıştır. Bu amaçla uygun boyut ve aralıklarla rüzgar yönüne dik olacak şekilde kamış perdeler dikilerek rüzgar hızı ve şiddeti kesilmiş ve perdelerin arası bölgeye uyum sağlayabilecek türde otlandırılmış ve ağaçlandırılmıştır. Bu sistem Türkiye`de ilk ve tek uygulama olmuştur. MİNYATÜR BARKANLAR ALANI (40000 dekar): Daha önce mera iken, aşırı otlatma ve yakacak olarak sökülmeler nedeniyle bu vasfını kaybeden, hiçbir kullanıma uygun olmayan bu araziler, yüksekliği 50-60 cm, genişliği 0.5-2.0 m`yi bulan ince kum birikintilerinden oluşmuştur. Uygulamada kum birikintileri pullukla sürülerek düzeltilmiş, bir bölümü doğal bitki örtüsünün gelişmesine (mera) bırakılırken, bir bölümü de sulu tarıma açılmıştır. EROZYONA DUYARLI OVA ARAZİLERİ (32000 dekar) Üzerinde hiçbir bitki örtüsü bulunmayan ve kumulların rüzgarla gelen ince materyalle 20-25 cm örtülen, vaktiyle kuru tarım yapılırken erozyon nedeniyle terk edilen arazilerdir. Önlem olarak 40-60 m genişliğinde şeritsel ekim sistemi uygulanarak, ekim-nadas monokültürüne tahsis edilmiş, böylece toplu nadasın sakıncaları ortadan kaldırılarak, erozyona karşı korunmaya alınmış ve üretime geçilmiştir. Arazinin bir bölümü de sulu tarıma açılmıştır. BAZALT KAYALIK ARAZİ (15000 dekar) Üzeri kısmen kumla örtülen bu arazi, önceleri tamamen ağaçlık iken, ağaçların yakıt olarak kullanılması sonucu kayaların ortaya çıktığı belirlenmiştir. Bu alanda doğaya uygun ağaçlandırma yapılmış ve ağırlıklı olarak badem yetiştirilmiştir. YERALTI SUYU ÇALIŞMALARI Proje alanında 34 adet derin kuyu açılarak sulama suyu sağlanmış, kuyuların her birisinin çevresinde 150-250 dekarlık parseller oluşturularak sulu tarım olanakları yaratılmış, ilk kez sulu tarıma geçilerek bağ, sebze, meyve ve bazı tarla ürünlerinin yetiştirilebilmesi sağlanmıştır. ÇİFTÇİ EĞİTİM ÇALIŞMALARI Proje alanında, çalışmalarda Karapınar ve çevre köylerden alınan genç çiftçilerden yararlanılmıştır. Bunlar ücretli olarak çalışırken, bir taraftan da uygulamalı olarak eğitilmişlerdir. Böylece genç çiftçilerin yöre tarımının gelişmesinde öncülük etmeleri sağlanmıştır. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ Proje 1962-1972 yılları arasında, bir devlet yatırımı olarak, 11 yılda tamamlanmıştır. Arazi tamimiyle erozyona karşı entegre önlemler dizisiyle korumaya alınmış ve üretime geçilmiştir. Özellikle kumulların tespiti çalışmaları, yurtiçi ve yurtdışından gelen uzman ve bilim adamları tarafından takdir görmüştür. Çalışmaların sonucunda; Karapınar halkının göç etmesi önlenmiş, Arazi değer kazanmıştır, Trafik kazaları önlenmiştir, İlçede sosyal ve ekonomik yaşam canlanmış, Proje alanı aynı zamanda bir çiftçi eğitim merkezi olarak çalıştığından, kuru ve sulu tarım yöntemleri ile erozyona karşı alınacak önlemler Karapınar ve çevresinde tarımsal üretimde çeşitliliğe ve üretim artışına neden olmuş, çevrede yaklaşık 6000 adet derin kuyu açılarak sulu tarıma başlanılmıştır. Proje alanı, Konya Köy Hizmetleri Araştırma Enstitüsü`ne bağlı alt istasyona dönüştürülmüştür. Kumullar tamamıyla orman örtüsüyle kaplandığından, Milli Park görünümüne bürünmüş, halk için piknik alanı ve yaban hayatına tahsis edilmiştir. Projenin, kendi ülkemizden başka, benzer sorunları olan diğer ülkelere de örnek teşkil edecek bir çalışma olduğunu rahatlıkla söylenebilir. Proje alanı bugün, Konya Köy Hizmetleri Araştırma Enstitüsü`ne bağlı bir Alt İstasyon şeklinde yönetilmekte, koruma ve geliştirme çalışmaları sürdürülmektedir.
| anasayfa
| sayfa başı |
geri |
|