KİTABIN KONUSU: Roman, 1830’ların Fransa’sını yaşanan olaylarla gösteren sosyolojik bir araştırma niteliği taşıyor. Eserde kötü insanın psikolojisi incelenmiş;bu kötü insanı bu yollara iten iç nedenler araştırılmış. Roman Napoleon’un savaşları sonrasında Fransız toplumunun durumunu yansıtması açısından büyük önem taşıyor.
KİTABIN ÖZETİ:
Julien Sorel, Fransa’nın küçük bir şehri olan Verrie’de bir marangozun nin alması gerektiğine inanıyordu. Bilgisi ve zekası sayesinde julien, kasabanın belediye başkanının çocuklarına öğretmen oldu.
Madame de Renal, hayatı boyunca, üzerine düşen her görevi yapmıştı; iyi bir eş, şefkatli bir anneydi. Ama herhangi bir kadında aşk arzusu uyandıramayacak kadar kaba saba bir adam olan kocasına asla aşık olmamıştı. Madame de Renal, soluk yüzlü genç öğretmeni
beğenmiş, kısa zamanda ona aşık olmuştu. Julien, kadına hükmedebilmek için, biraz da onu memnun etmeyi görev bildiğinden, onunla sevişmeye başladı. Bir süre sonra da Madame de Renal`i gerçekten sevdiğini anladı. Julien, izinli bir zamanında yoksul arkadaşı Fouque`yi görmeye gitti. Arkadaşı ona birlikte iş kurmak önerdi, ama Julien, sevgilisiyle sürdüğü hayattan memnundu. Olay, şehrin yoksullar evi müdürü M. Valenod tarafından M.de Renal`e yazılan bir mektupla açıklandı. M de Renal`in Julien`i evine öğretmen almasını kıskanıyordu. Bir zamanlar kendisi de Madame de Renal` e yakınlık göstermiş, ama kadından karşılık görmemişti. Aşıklar, durumu bir dereceye kadar düzeltmeyi başardılar. M.de Renal, Julien` i Besançon` daki seminerlere göndermeye razı oldu. Bunu daha çok Julien`in öğretmen olarak Valenod`nun evine girmesini önlemek için yapmıştı. Julien gittikten sonra, Madame de Renal yaptıklarından pişmanlık duymaya başlamıştı. Kocasına ihanet ettiği için kendini suçlu buluyordu. O günden sonra kadın, dine daha fazla bağlandı. Julien, seninerdeki hayatından pek memnun değildi. Buradaki birtakım insanlarla geçinmek zor oluyordu. Öğrenciler de kendisinden hoşlanmıyorlar, aşın zekasından çekiniyorlardı. Tek arkadaşı, ahlaka çok önem veren Abbe Pirard`dı. Bir gün Julien, katedralin dekorasyonuna yardım etmek üzere kasabaya gitti, Madame de Renal`i gördü. Kadın bayılmıştı, ama Julien onun yanına gitmedi, görevi onu başka yanlara bakmaya zorluyordu. Ama bu olay onu hayli sarstı, zayıflattı.
Abbe Pirard o bölgenin piskoposuna karşı geldiği için seminerdeki görevinden atılmıştı. Pirard, piskopos aleyhindeki birtakım davalara bakan Marki de la Mole`un tarafını tutuyordu. Pirard işinden atılınca Marki, ona Paris`te başka bir iş buldu. Marki, Julien`i de yanına sekreter olarak almıştı. Julien, kendisini seminerden kurtardığı için bu adama müteşekkirdi. Paris`e giderken gizlice Madame de Renal`i ziyaret etti. Kadın, pişmanlık ve korku duyguları içinde Julien`i reddetmeye çalıştıysa da en sonunda onun kollan arasına düştü. M. de Renal şüphelenmişti, karısının odasını aramaya karar verdi. Julien, yakalanmamak için odanın penceresinden aşağı atladı, bu da az kalsın hayatına mal oluyordu. Marki, Julien`in iyi çalıştığını görerek ona güvenmiş, işinin birçok gizli taraflarım açmıştı. Genç adamı ailesiyle de tanıştırmıştı. Ara sıra Julien, Marki `nin ailesi ve misafirleriyle birlikte yemek yiyordu. Genç adam, Markiz de la Mole`u asaletinden dolayı fazla gururlu buldu. Kızı da onun gibiydi. Güzel gözlü, ağırbaşlı bir kızdı. Oğlu Kont de la Mole pek kibar ve hoş bir delikanlıydı. Ama Julien, Paris yüksek sosyetesini her şeye rağmen pek sıkıcı buldu. Burada hiç kimse bir fikri tartışmaya yanaşmıyordu. Julien, Markinin kitaplığından Voltaire`in kitaplarım çalıp onları odasında okumaya bayılıyordu. Mathilde`in de aynı şeyi yaptığım da anlayınca pek şaşırdı. Çok geçmeden boş zamanlarını birlikte geçirmeye başladılar. Kız hemen ona aşık oldu. Julien, onun tanıdığı şımarık can sıkıcı gençlerin hiçbirine benzemiyordu. Mathilde, Julien `le birlikte iki gece geçirdikten sonra bir katibe aşık olmam pek küçültücü bir şey olduğunu düşündü. Gururlu halleri Julien` e ağır geliyordu. Genç adam, kıza ve daha sonra bütün ev halkına hükmetmek için tasarılar hazırlamaya başlamıştı. Bu arada Marki, Julien` e çok önemli bir iş vermişti. Bu, asillerin ve din adamlarının imparatorluğu yeniden kurmak arzularıyla ilgili, siyasi bir göreydi. Bu işle ilgili yolculuğu arasında, Julien, eski bir arkadaşına rastladı, ondan Mathilde`i iyice kendin bağlamanın yolunu öğrendi. Dönüşünde de arkadaşının planını uyguladı.
La Mole`lerin evine sık sık gelen kibar hanımefendiye kur yaptı. Kadınla mektuplaşmaya da başladı. Bu arada Mathilde`i adamakıllı ihmal ediyordu. Mathilde artık Julien`i iyice kaybettiğini fark edince onu ne kadar sevdiğini daha iyi anladı. Genç adamın ayaklarına kapandı. Julien kazanmıştı. Ama bu defa Mathilde`in dizginleri elinde tutmasına meydan bırakmayacaktı. Genç kızın ona karşı sevgisi arttıkça Julien ona soğuk davranmaktan vazgeçmedi. Böylece de onu parmağında oynatmaya başladı. Mathilde hamileydi. Seviniyordu, çünkü böylece Julien, genç kızın kendisini ne kadar sevdiğim anlayacaktı. Hayatının en büyük fedakarlığını yapmıştı. Bu durumda Julien `le evlenmek zorunda kalacak, sosyetedeki mevkiini kaybedecekti. Ama Julien bu işe kız kadar sevinmedi, çünkü babası durumu öğrenince, işin nereye varacağım kestiremiyordu. Marki önce çok sinirlendi. Ama zamanla bu işin bir tek çaresi haline getirecekti. O zaman da kızının onunla evlenmesi yadırganamazdı. Julien` e bir servet, unvan ve orduda önemli bir görev verdi. Yeni serveti, ve mevkii Julien`in öyle hoşuna gitmişti ki! bu arada Mathilde`i aklına bile getirmiyordu. Günün birinde ihtiyar Marki, Madame de Renal` den bir mektup aldı. Madame de Renal gene dinsel duyguların etkisi altındaydı. Julien`in bütün kötülüklerini mektuba bir bir sıralamıştı. Marki, kızım Julien`le evlendirmekten vazgeçti. Julien`in servet ve mevki kazanma ümitleri birdenbire suya düşmüştü. Hırs içinde Verriere`e gitti, Madame de Renal`i kilisede buldu. Tevkif edilip hapse atılmadan önce, kadına iki el ateş etti. Sonra da suçunu hemen kabul etti, çünkü ölmeye hazırdı. Öcünü almıştı. Hala delicesine Julien`i seven Mathilde de Verriere`e gelmişti. Jüriyi kandırmaya çalıştı. Fouque de geldi. Julien`i kaçmaya ikna etmek istedi. Ama Julien, arkadaşlarımın kendisini kurtam1ak için harcadıkları çabayı hiç umursamıyordu. Mahkemede suçlu bulundu, ölüme mahkum edildi. Oysa silahından çıkan kurşunlar Madame de Renal` i öldürmemişti. Hapishanede onu ziyaret etti, cezasının değiştirilmesini istemesi için yalvardı. Eskisi gibi birbirlerini seviyorlardı. M. de Renal, karısına evine dönmesini emrettiği zaman Julien hayalleriyle yalnız kaldı. Tek büyük aşkım kaybetmişti. Ruhsuz Mathilde, onun canını sıkmaktan başka bir işe yaramıyordu. Julien önceden tespit edilen günde, soğukkanlı bir halde ölümüne doğru yürüdü. Sadık Foque, cesedini alıp dağlarda bir mağaraya gömme iznini de elde etmişti. Arkadaşını bir zamanlar oturup hayal kurmaya pek meraklı olduğu mağaraya gömecekti. Bir kadın, Mathildenin dedelerinden birini büyük bir aşkla sevmişti. Adam idam edildiği zaman, adam onun kopan başını almış, bir yere gömmüştü. bu aile efsanesini eskiden beri pek seven Mathilde, Julien içinde aynı şeyi yaptı. Mağaradaki cenaze töreninden sonra, Julien’in başını kendi elleri ile gömdü. Daha sonra mağarayı İtalyan mermeri ile kaplattı.
Madam de Renal, cenazeye gitmemişti. Ama cenazeden üç gün sonra çocuklarını kucaklamak ister gibi bir hareket yaparak öldü.
KİTABIN DEĞERLENDİRİLMESİ:Eser çok akıcı ve de çok sürükleyici. çok güzel kişilik çözümlemeleri yapılmış. Konu olarak da herkesin ilgisini çekecek bir konu.
SONUÇ:Romana ilgi duyan ve de zamanı olan herkesin okuması gereken, hayatı anlatan bir kitap.
|  anasayfa   |  sayfa başı  |   geri  |