|
- iyi bir toprak yönetimi programı, toprak ve su erozyonunun kontrol edilmesine yardım eder, - her toprak erozyon problemi için, mevcut duruma en iyi uyan erozyon kontrol pratiklerinin seçilmesi gereklidir. - tarla işlemleri, ürün rotasyonu ve koruma yöntemleri arasında uygun bir denge kurulmalıdır.
Erozyon kontrol pratikleri üç grup altında incelenebilir;
1. Korumaya Yönelik Toprak İşleme: 1.1. Toprak işleme, erozyonu azaltmak ve toprak stabilitesini sağlamak için toprak yüzeyinde veya yüzeye yakın olmak üzere mümkün olduğu kadar fazla kalıntı bırakmalıdır. 1.2. Kalıntının esas işlevi; Toprağı yağmurun etkisinden koruyarak toprak zerrelerinin yüzeyden ayrılmasını önlemek, Rüzgar ve su erozyonuna karşı bir engel oluşturmak, Organik madde içeriğini artırarak toprak stabilizasyonunu iyileştirmek, Yüzey sularının toprağa infiltrasyonunu kolaylaştırmak. 1.3. Korumaya yönelik toprak işlemede aşağıdaki hususlar dikkate alınmalıdır. a) Toprak işlemenin optimum zamanı: Toprak işleme için seçilen zaman toprak erodibilitesine ve tohum yatağının durumuna etki eder. Toprak işleme, toprağın nisbeten kuru olduğu zaman yapılmalı ve ilk toprak işleme ilkbahar mevsimine bırakılmalıdır. İlk toprak işlemenin ilkbaharda yapılmasının; Avantajları; Kalıntıların toprak yüzeyinde veya yüzeye yakın olarak mümkün olduğu kadar uzun süre bırakılmasını sağlamak, toprak nisbeten kuru iken yapılan toprak işlemenin toprak sıkışmasını azaltarak ve infiltrasyonu artırması olarak sayılabilir. Dezavantajları; Toprak işlemenin tamamen ilkbaharda yapılmasının bu dönemde işgücü gereksinimini atırması ve ekim zamanında gecikmelerin olma olasılığıdır. Toprak işleme için toprak rutubetinin en uygun olduğu dönem, toprağı iki el arasında yuvarladığımızda topaklanmadığı ve kolayca ufalandığı tav dönemidir. Optimum ilk toprak işleme zamanı toprak tipine göre de değişmektedir. Kumlu, kumlu tınlı ve tınlı kumlu topraklarda ilk toprak işleme yalnızca ilkbaharda yapılmalıdır. Tınlı ve siltli tınlı topraklar ilkbaharda işlenmelidir, ancak, kil oranı fazla olan topraklarda sonbahar işlemesiyle daha fazla ürün alınabileceği dikkate alınarak karar verilmelidir. Killi tınlı ve killi topraklarda ilk toprak işleme sonbaharda yapılmalıdır. İkincil toprak işleme ekim işleminden hemen önce yapılmalıdır. b) İşleme derinliğinin azaltılması: Toprak işleme derinliğinin azaltılması toprak erodibilitesini azaltır. Avantajları; Toprak yüzeyinde daha fazla kalıntı bırakarak, daha az miktarda stabil olmayan alt toprağın yüzeye çıkmasını sağlayarak erozyon kontroluna yardım etmesi ve daha az çeki kuvveti dolayısıyla daha az enerjiye gereksinme duyulmasıdır. Dezavantajları; Kullanılan büyük tarım makinaları ile yüzlek toprak işlem yapmanın güçlüğü olarak sayılabilir. c) İlk toprak işleme aletlerinin seçimi: Toprak işleme aletleri kalıntının toprak yüzeyinde veya yüzeye yakın bırakılması bakımından farklılıklar göstermektedir. Örneğin, Chisel Pulluk, eğimli topraklarda erozyon kontrolu açısından mükemmel sonuç vermekte, kalıntının % 50-70`ini yüzeyde bırakmakta, verim açısından kaba ve orta bünyeli topraklarda konvansiyonel toprak işleme ekipmanları ile aynı sonucu vermekte, küçük tohumlu bitkilerde ilave toprak hazırlığına gereksinme duyulmaktadır. Offset ve Ağır Tandem Diskler, erozyon kontrolunda mükemmel sonuç vermekte, kalıntının % 50-60`ını yüzeyde bırakmakta, verim açısından kaba ve orta bünyeli topraklarda konvansiyonel toprak işleme ekipmanları ile aynı sonucu vermektedir. Kulaklı Pulluklar, gövde iş genişliği 400 mm`den az ise erozyon kontrolu için iyi sonuç alınmakta, 450 mm`den büyük ise olumsuz etki yaratmakta, kalıntının gömülmesi yabancı ot kontrolu açısından olumlu olmakta, ekonomik ve etkin kullanım için beceri gerektirmektedir. Toprak İşlemesiz Ekim Makinaları, mükemmel erozyon kontrolu sağlamakta, kalıntının % 100`ünü toprak yüzeyinde bırakmakta ve bu yolla rutubet muhafazasına yardımcı olmakta, verim aöısından kaba bünyeli topraklarda konvansiyonel toprak işleme ekipmanlar ile aynı sonucu vermekte ancak ince bünyeli topraklarda verim azalmasına neden olabilmektedir. Ayrıca yabancı ot kontrolu gerektirmektedir. d) Toprak işlemenin yönü: Eğimli araziler erozyon tehlikesine maruzdur. Eğime dik veya kontur toprak işleme, toprak ve suyun hareketine karşı direnç sağlayacak karıkların oluşturulması yoluyla erozyonun azaltılmasına yardım eder. Avantajları; Yüzeyde oluşacak akışın hızı ve miktarını azaltarak, infiltrasyona yardım ederek ve suyun drenaj kanalcıklarına yönlendirilmesini sağlayarak erozyonun kontrol edilmesine yardım etmektir. Dezavantajları; Mevcut arazi biçimlerinin değiştirilmesini zorunlu kılması, dönme ve işleme zamanlarında artma olarak sayılabilir. Şayet bir tarla değişik eğimlere sahip ve kontur işleme mümkün değilse, toprak işleme en uzun ve en fazla eğime sahip bölgeye dik olarak yapılmalıdır. Kulaklı pulluk kullanılıyorsa, toprak devrilmesi yukarıya doğru olacak şekilde (kulaklı pulluklarda genel olarak toprak sağa, döner kulaklı pulluklarda ise hem sağa hemde sola doğru devrilmektedir) işleme yapılmalıdır. e) En az sayıda toprak işleme: Toprak işleme sayısı erozyon nedeniyle kaybolan toprak miktarını etkilemektedir. Toprak işleme ekipmanları ile topraktan her geçişte, toprak agregatlarına ayrılmakta ve yüzeydeki kalıntılar gömülmektedir. Bu da toprağın erozyona karşı duyarlılığını artırmaktadır. Toprak işleme mümkün olduğu kadar azaltılmalıdır. Avantajları; Toprak yüzeyinde ve yüzeye yakın bölgede daha fazla kalıntı bırakılır, daha az toprak sıkışmasına karşın erozyon şansı azaltılır. Dezavantajı bulunmamaktadır. Tohum yatağı hazırlamak için gerekli toprak işleme sayısı, toprağın bünyesi ve yapısı, önceki ürünün ve ekilecek ürünün cinsine bağlıdır. 2. Korumaya Yönelik Bitki Yetiştirme Tekniği: Yetiştirilecek ürünün cinsi ve yetiştirme tekniği, verimlilik ve toprak erodibilitesi üzerinde etkili olmaktadır.İyi bir bitkisel örtü, rüzgar ve su enerjisini dağıtarak ve kök sistemleri vasıtasıyla toprak stabilizasyonunu sağlayarak toprağı erozyondan korumaktadır. Bir tarlada yıllar boyunca aynı ürünün yetiştirilmesi ürün azalmasına ve toprağın fakirleşmesine neden olmaktadır. Verimlilik, gübre ilavesi ile kısmen korunsa da, toprak yapısı açısından uzun dönemde en iyi çözüm ürün ve yetiştirme tekniklerinin doğru seçimi ile sağlanabilir. Korumaya yönelik bitki yetiştirme uygulamaları aşağıda verilmiştir. 2.1. Bitkinin optimum yönü: Eğimli arazilerde toprak işleme ve ekim işlemi eğime dik yapılmalıdır. Avantajları; Yüzey akışın hızını ve miktarını azaltmak, suyun toprak içine infiltrasyonunu hızlandırmak ve suyun lateral olarak drenaj kanallarına yönlendirilmesini sağlamak suretiyle erozyon kontroluna yardım etmek. Dezavantajları; Tarla biçimlerinde değişiklik gerektirmesi ve dönme ve çalışma zamanlarında artma olma olasılığıdır. Şayet bir tarla değişik eğimlere sahipse, ekim ana eğime dik olarak yapılmalı ve diğer bölgelerde de aynı yönde ekim sürdürülmelidir. 2.2. Şeritsel ekim: Su erozyonu etkisindeki eğimli arazilerde ve rüzgar erozyonuna maruz olabilecek diğer arazilerde şeritsel ekim erozyona karşı etkili bir önlem olmaktadır. Bir tahıl veya yem bitkisi ile bir sıra bitkisinin ardışık olarak sıra halinde ekilmesi olarak tanımlanabilecek şeritsel ekimde yem bitkisi veya tahıl şeritlerinin genişliği ve sayısı, sıra bitkisi şeritlerinin genişliği ve sayısına eşit veya büyük olmalıdır. Avantajları; Yem bitkisi ve tahıllar, su ve rüzgar hızını azaltarak, sıra bitkilerinden gelen sedimenti tutarak, organik madde sağlamak suretiyle toprak stabilizasyonunu artırarak, toprağın su tutma kabiliyetini artırarak ve verimi iyileştirerek erozyon kontroluna yardım ederler. Dezavantajları; Şeritleri oluştururken karşılaşılan güçlükler ve şeritlerde ekilecek ürünlerin çiftçi tarafından kullanılabilecek ve pazar değeri olan ürünler arasında seçilme zorluğu olarak sayılabilir. Şeritsel ekim, şeritler tarlada kontur boyunca yerleştirildiğinde, uzun ve üniform eğime sahip alanlarda en etkili erozyon kontrol aracıdır. Şeritleri oluştururken tarım alet ve ekipmanlarının çalışma genişliği dikkate alınmalıdır. Şeritlerde uygulanacak tarımsal işlemlerde her şerit için geçiş sayısı çift sayıda tutulmalıdır böylece işlem başlandığı tarafta bitirilebilir. İlerki yıllarda uygulanacak yem bitkisi ve tahıl rotasyonu toprak koşullarını iyileştirmektedir. Tahıl ve yem bitkilerinin ekileceği şeritler oluşturulurken topraktaki yabancı ot kalıntılarının kritik düzeyde olmamasına dikkat edilmelidir.
- Örtülü yetiştirme: Çıplak toprak erozyon tehlikesi altındadır. Kırmızı üçgül (red clover), kışlık buğday veya kışlık çavdar gibi bir örtü bitkisi, tarlada kış mevsimi süresince çıplak bırakmaya alternatif olarak, bir bitkisel bir örtü yaratır. Anavtajları; Bitkisel örtü, erozyon kontrolunda kalıntı gibi etki yaratmaktadır. Kök sistemleri ve organik madde toprak zerrelerinin stabilizasyonunu sağlamaktadır. Bir baklagil örtü bitkisi sonraki ürün için ilave azot sağlar. Bitki artıkları, toprakta rutubet muhafazı sağlar ve kuraklığa karşı önlem alınır. Dezavantajları; Bitki artıkları nedeniyle toprağın yeteri derecede kuruması engellenirse ilkbahar ekimlerinde gecikme yaşanabilir. Yabancı ot mücadele yöntemlerinde değişiklik gerekebilir. Bir sonraki ürün için insektisit gereksinimi artabilir. 2.3. Ürün Rotasyonu: Aynı ürünü yıllarca ekmeye devam etmek verimi azaltır, iyi bir tohum yatağı hazırlamayı güçleştirir, drenajı yavaşlatır ve ilkbahar erozyonunu artırır. Sıra bitkilerinin rotasyonu sürekli ekim yöntemine göre daha iyidir ancak tahıl ve çok yıllık yem bitkilerinin rotasyona dahil edilmesi elde edilecek yararı artırır. Avantajları; Rotasyona sokulan kışlık tahıllar ve yem bitkileri, kış ve erken ilkbahar yüzey akışları süresince bir örtü oluşturur ve toprak yapısını iyileştirir. Rotasyon hastalık ve zararlıların artmasını önler. Baklagiller toprağa ilave azot sağlarlar. Dezavantajları; İlave tarım alet ve makinaları satınalınması gerekebilir. Rotasyona sokulacak ürünlerin pazar değeri olmalıdır.
2.4. Tarla sınırları yönetimi: Sıra bitkisi ekilen bir tarlanın çevresine tahıl veya yem bitkisi ekilmesi olarak tanımlanan bu yöntemde, genel olarak tarla sınırlarına yapılan ekim, yastık genişliği kadar düzenlenmekte ve normal rotasyon programının bir parçası sayılmaktadır. Avantajları; Erozyonu kontrol etmek üzere mükemmel bitki örtüsü ve kök sistemi sağlar. Toprağın tarladan taşınmasını önleyen bir filtre görevi görür. Dezavantajları; Üründe hasar oluşmasını önleyecek yabancı ot mücadele yöntemleri seçilmelidir. Seçilen ürünler, ürün gereksinimi ve mevcut makina varlığına uygun olmayabilir. 3. Korumaya Yönelik Yüzey Drenajı: Korumaya yönelik toprak işleme ve yetiştirme teknikleri erozyonun kontrol edilmesine yardım ederler ancak, düzey drenaj problemleri nedeniyle etkileri sınırlı kalabilir. Bu problemlerden önemli bir kısmı drenaj sistemleri oluşturularak çözümlenebilir. Diğer durumlarda, bir yandan toprak kaybı miktarını en aza indirirken diğer yandan yüzeydeki suyun güvenli bir biçimde uzaklaştırılması gerekir. Korumaya yönelik yüzey drenajı aşağıda sayılan hususları kapsamaktadır. 3.1. Otlu Suyolları: Otlu suyolları, geniş, derinliği az ve bitkilendirilmiş kanallar olup tarladaki suyun drenaj çıkışlarına ulaştırılması amacıyla inşa edilirler. Avantajları; Parmak ve oluk erozyonunu suyun tarladan güvenli bir biçimde uzaklaştırarak önler. Tarım makinaları kolaylıkla üzerinden geçebilir. Su yolları üzerinde yem bitkileri yetiştirilebilir ve hasadı yapılabilir. Bakımları kolaydır. Yüzey altı drenaj sistemlerini korur. Dezavantajları; Toprak işleme ve ekim sırasında dikkat edilmesi gerekir. Suyollarındaki çimler için yabancı ot ilacı kullanırken dikkatli olunmalıdır. 3.2. Damla Girişli Biriktirme Havuzları: Yüzey suyu akışının, yeraltından bir boru sistemi ile yeterli bir çıkış noktasına götürmek üzere yönlendirilmesi amacıyla uygulanırlar. Avantajları; Akan suyun enerjisini dağıtarak ve hızını azaltarak parmak erozyonunun önlenmesine yardımcı olur. Bir su yoluna erişebilecek sediment miktarını azaltır. Dezavantajları; Tarla içinde yapıldıklarında tarla işlemlerinin yürütülmesinde zorluklar olabilir. Biriken sedimentin düzenli olarak kontrol edilmesi ve bakım yapılması gerekir. 3.3. Taş Kaplamalı Düşü Yolları: Yüzey suyunun, kısa ve fazla eğimli düşülerden erozyon yaratmadan aşağı taşınmasında kullanılırlar. Taş kaplamalı düşü yolları, otlu suyollarının çıkış ağızlarında, yüzey sularının su yollarına girdiği ve yarıntılar oluşan noktalarda veya akış yolları üzerinde aşırı eğim farklılıkları olan yerlerde inşa edilebilirler. Avantajları; Su akışının enerjisini dağıtarak parmak ve oluk erozyonu oluşmasını önler. Basit, ucuz ve performansı yüksektir. Dezavantajları; Tarla işlemleri sırasında zorluk ve rahatsızlık yaratabilirler.
| anasayfa
| sayfa başı |
geri |
|