|
Türü: Roman Mekan: Kızılöz Köyü (Ankara) Zaman: 1950`li yıllar Yazarı: Fakir Baykurt Sayfa Sayısı: 355 Basım Yılı: 1975
Kitabın Özeti Amerikan Büyükelçiliği, Türk halkı ile ilişkilerini geliştirmek için bir karar alır. Bu karara göre; Türk köylerinin bir tanesi seçilerek bir pilot proje hazırlanacak ve bu köy kalkındırılarak çevre köylere örnek olacaktır. Amerikalılar bu projeden çok umutlu ve kendilerinden emindirler. Köye geldiklerinde köylülerle sıcak ilişkiler kurarlar. Hemen çalışmalara başlarlar. Aktepe`yi yıkarak yerine içinde Pineapple ağacı yetiştirilen bir dostluk bacası kurulur. Amerika`dan iyi cins küçükbaş ve büyükbaş hayvanlar getirilerek, bir çiftlik kurulur. Hatta köyün adının Kızılöz olmasını sakıncalı bulup, adını Güzelöz olarak değiştirirler. Her şey tamamlandıktan sonra verim almak için beklenmeye başlanır. Bir süre sonra işler ters gitmeye başlar. Ağaçlar meyve vermemeye, hayvanlarsa teker teker ölmeye başlar. Bunun üzerine köylüler de huzursuzlanır. Ayrıca köyde maden bulunur ve insanların gözünü para hırsı bürümeye başlar. Köylüler bundan huzursuz olur. İşler iyiye gideceğine günden güne kötüye gider. Amerikalıların kendilerini bırakmalarını isterler, ancak onlardan kurtulamayacaklarını anlarlar. Çareyi onların olan her şeyi yakıp yıkmakta bulurlar.
Kitabın Ana Kahramanları Temeloş: Köyün bekçisi ve köylünün her zaman saydığı biri. Ufak tefek, yaşlı ve çok zeki. Hatta o kadar zeki ki bir milletvekili onun için köyün filozofu diyor. İzzet: Köyün muhtarı. Köylü tarafından çok seviliyor. Temeloşun akrabası. Temeloşla ikisi köylünün akıl hocası. Mr. Boger: Amerika`nın Türkiye büyükelçisi. Kendini beğenmiş, burnu havalarda bir adam. Tuluğ Paşa: Tam bir Amerikan Dalkavuğu. Eski bir asker ama sonradan Amerika`nın desteğiyle milletvekili oluyor. Cemal Hoca: Köyün öğretmeni. Köylü çocukların her ihtiyacını karşılamaya çalışıyor. Bir müddet sonra köyden uzaklaştırılıyor. Tülay Hoca: Cemal Hoca`nın yerine gelen öğretmen. Köylüler önce Cemal Hoca`nın yerini tutamayacağını düşünüyorlar ama sonradan onu seviyorlar. Ertan Hoca: Pilot proje için köye atanan öğretmen. Öğrencileri okutmayıp, dağa çıkıp maden arıyor. Köylüler tarafından sevilmeyen bir kişidir. Boby: Amerikalı bir genç. Köylülerle çok iyi anlaşıyor. Tülay Hocayla aşk yaşıyorlar. Köylülerin sevdiği tek Amerikalıdır.
Kitap Hakkında Eleştiriler Kitap alaycı bir dille yazılmış. Mizahla karışık olarak Türk köylüsünün nasıl bir yaşam sürdüğü, yabancılara karşı nasıl davrandığını, ne olursa olsun kendi öz benliklerini korumak için neler yapabileceği çok güzel bir dille anlatılıyor. Kitapta her insan kendinden bir şeyler bulabiliyor. Kitap konuşma ağzıyla yazılmış. Her şeyiyle çok güzel, fakat bir kötü yanı var; Amerikalıların söylediği bazı cümleler İngilizce yazılmış. Bu yüzden de İngilizce bilmeyen biri bu kitabı okuduğunda bazı ince esprileri kaçırabilir.
Kitaptan Güzel Sözler "Bu otlar, bu çiçekler, bu kadar gücü kudreti nereden buluyor da böyle fışkırıyor? Topraktan helbet. Almanın, eriğin, ayvanın, ekmeğin tadı nereden geliyor? Topraktan helbet. Değilse bir adam bıkmadan usanmadan, ölüp ölesiye nasıl çift sürebilir? ekin biçebilir? durabilir köyde? Toprağın tadından derim ben" "-Ben önce kendimi düşünürüm. Dünyaya bir daha gelecek değilim. -Halkın iki sefer mi gelecek? -Halk da kendini düşünsün. Ben peygamber miyim ümmet kayıracak? -Halka yardım etmek için peygamber olmak şart değil ki. -Tıpkı köylüler gibi düşünüyorsun. -Gibisi fazla öyle düşünüyorum." "...Gönül deyor, tâ Karabelen’in başına çık, ellerini ağzında boru yap, "Ulaan Ankara, ulaan Amerika!... Ulan deli kavatlar!.." bağır bağır. "Gelin, köyün kulağındaki pisliği temizleyin, dindirin bu sancıyı!"" "...Gönüllerin dini, dili olmaz. Din işi hocaların elinde bir tutamamaktır ki, milleti camiye toplamak, bayrama kadar küs tutup bayramda barıştırmak içindir" "Olup biteni yargıçlara anlatırız! dedi. Elinin 2 parmağıyla bir işaret yaptı: Eğer ki çük kadarcık adaletleri varsa anlarlar helbet! dedi. Yutkundu: Anlamazlarsa... Girer mapusaneye yatarız! Yatmadığımız mapusaneler mi Vali Bey?" "...Bizi mapusa attırırsan, o zaman tepeyi bebelerimiz tamamlar! Bu köy asla tepesiz kalmaz, kalamaz Vali Bey"
Yazar Hakkında Bilgi Fakir Baykurt 1929 yılında Burdur`un Akçaköy ilçesinde doğdu. Isparta-Gönen Köy Enstitüsünü bitirip beş yıl köy öğretmenliği yapmış; sonra Ankara Gazi Eğitim Fakültesini bitirerek ortaokul öğretmeni olmuştur. Uzun yıllar ilköğretim müfettişliği de yapan Baykurt`un meslek hayatı tedirginlik içinde geçmiştir. Üst üste bakanlık emrine alınmış, sürülmüştür. 12 Mart 1971 döneminde tutuklanıp yargılanan yazarlardan olan Baykurt hayatını öğretmenlikten uzakta, kalemiyle kazanmıştır. Eserleriyle "Yunus Nadi", "TRT", "TDK" ve "Sait Faik" ödüllerini almıştır.
| anasayfa
| sayfa başı |
geri |
|