Dursun Murat Özden

Bilgilik / İpucu

Dursun Murat Özden

    Kategori: EKONOMİ
    Konu: Finansal Tablolar


Finansal Tablo Kavramı
İşletmede meydana gelen olayları belirli dönem aralıklarıyla işletme sahiplerine, kredi verenlere ve diğer ilgililere raporlar halinde aktarılmaktadır. Raporlama işlemi finansal tablo kavramını doğurmaktadır.
İşletmenin mali durumu ile yakından ilgilenen bu gruplar genel olarak işletmenin ;mali yapısını ,karlılığını ve kullandığı fonların kaynaklarını bilmek isterler.
Bu gereksinim aşağıda sıralanan finansal tablolar ile yerine getirilir.
-Bilanço
-Gelir Tablosu
-Satışların Maliyeti Tablosu
-Fon Akım Tablosu
-Nakit Akım Tablosu
-Öz Kaynaklar Değişim Tablosu
-Kar Dağıtım Tablosu
Bilanço ,Gelir Tablosu ve gelir tablosunun eki olan satışların maliyeti tablosu temel finansal tabloları oluşturmaktadır.
Bu temel tablolar, fon akım, nakit akış ,kar dağıtım ,öz kaynaklar ,değişim tabloları gibi diğer finansal tablolar ülke ekonomisinin bir parçası olan işletmelerin mali bilgilerinin topluma aktarılmasına olanak verir.
İşletmelerin ,tek kişi işletmelerinden sermayenin ağırlık kazandığı sermaye şirketi biçimine dönüşmeleri ,bu değişmenin doğal sonucu olarak işletme ile işletme sahipliğinin ayrılması, yönetici kademesinin ortaya çıkışı, sermayenin daha çok ortak tarafından temin edilmesi finansal tablo kavramının gelişmesine ve öneminin artmasına yol açmıştır. Böylece toplumun dikkati işletmeler üzerinde toplanmış ,bunun sonucunda da işletmeler, mali durumlarını ayrıntılı bir biçimde açıklamak zorunda kalmışlardır.
Bu nedenle, “finansal tablolar ;muhasebe sistemi içinde kaydedilen ve toplanan bilgilerin, belirli zaman aralıklarıyla bu bilgileri kullanacak olanlara iletilmesini sağlayan araçlardır” biçiminde tanımlanmaktadır.
Bu özelliği ile finansal tablolar, kullanıcılarına işletme sonuçlarının anlaşılmasını kolaylaştıracak, zaman içinde karşılaştırmalar yapabilecek ve kullanıcılarının işletme hakkında bir yargıya varmasını sağlayacak bilgi verme aracıdır.
Nakit Akım Tablosu
Nakit akım tablosu, fon akım analizlerinde kullanılan finansal bir tablodur. Bu tablo, genel anlamdaki fon akım tablosuna ve net çalışma sermayesindeki değişim tablosuna göre ,fon kavramını daha dar anlamda ele almakta ve yalnızca nakdi değerlerdeki değişmeyi açıklamaktadır.
Nakit akım tablosu, birbirini izleyen iki dönem arasındaki nakit ve nakde eşdeğer varlık hesabındaki değişmeyi açıklamayı amaçlayan bir tablodur.
Nakit akım tablosu, nakit giriş ve çıkışlarını göstermekle, işletme ilgililerini, nakit akışı hakkında aydınlatmakta ve nakit
ve nakde eşdeğer varlık hesabının kalanındaki değişmenin dönem karı tutarından neden farklı olduğu konusunda açıklayıcı bilgiler vermektedir.
Nakit akım tablosu, para akışını özetleyerek hem geçmişin finansman politikasının değerlendirilmesinde, hem de geleceğe yönelik nakit planlamasının yapılmasında, gerek yönetime gerekse diğer işletme ilgililerine önemli bilgiler sunmaktadır.
Finansal Tabloların Amacı
Türkiye’de ve uluslar arası standartlara göre finansal tabloların amacı işletmelerin finansal durumunu ve işlemlerini yansıtır. Genel amaçlı tabloların amacı, işletmenin finansal durumunu, faaliyet sonuçları ve nakit akışı hakkında bilgi vererek, bu bilgileri tüm finansal tablo kullanıcılarına sunmaktır. Finansal tablolar ayrıca yönetimin emrine verilen kaynakları nasıl ve ne etkinlikle kullandığını gösterir. Bu amaca ulaşmak için finansal tablolar, işletmeye ilişkin varlıklar, yabancı kaynaklar, öz kaynaklar gelir ve karlar ile gider ve zararlar, nakit akışları ile ilgili bilgileri sağlar.
Kısacası finansal tabloların amacı, tüm finansal tablo kullanıcılarına işletmenin varlık, kaynak durumu, kazanma gücü ve nakit akışları ile ilgili bilgileri sunmaktır. Bu tablolardan yararlanılarak
1.Ekonomik kararların alınmasında yardımcı olmak
2.İşletmenin kazanma gücünü, parasal olanaklarını değerlendirmek ve hedeflerine ulaşmada yöneticilerin başarısını ölçmek için gereklidir.
3.İşletmenin denetlenmesine olanak verir
4.İleriye dönük kararlar almaya olanak verecek bilgiler elde edilmektedir.
Finansal Tabloların Kullanıcıları ve İhtiyaçları
Finansal tabloların amaçları ortaya konduğunda, finansal tabloların işletme içi gruplar kadar, işletme dışı gruplarında ihtiyaçlarını karşılamak durumunda olduğu görülür. Finansal tablo kullanıcıları şu biçimde sıralanabilir.
Yöneticiler
Finansal tablolar işletme sonuçlarının yönetimce değerlendirilmesi ve ileriye dönük kararlar alınmasına olanak vermektedir.
Yatırımcılar
Finansal tablolar yatırımcılar için çok önemli bir mali bilgi kaynağıdır. Durum değerlendirmesi sonucunda yatırım yapma veya yapılan yatırımın elden çıkarılması yönünde karar verilir. Yatırımcının, küçük veya büyük yatırımcı olduğuna, yatırımın gelir veya katılma amacıyla yapıldığına, riskli veya risksiz oluşuna göre finansal tabloların kullanılış derecesi de değişir.
Kredi Kurumları
Kredi kurumlarınca, finansal tablolar aracılığı ile analizi yapılan işletme sonuçları, sağlanan kredinin geri dönme olasılığı konusunda önemli bilgiler verir.
İşçi ve İşçi Kuruluşları,
Devlet,
Mali Analistler.
Nakit Kaynakları ve Nakit Akım Tablosunun Düzenlenmesi
Nakit kaynakları, aktif kalemlerde
azalma ve pasif kalemlerde artma ile ilgili işlemler olup, işletmeye nakit girişleri nedeniyle, kasada artma meydana getirirler. Bu işlemler şunlardır.
Peşin olarak mal ve hizmet satışları.
Senetli senetsiz alacakların tahsili
Duran varlıkların peşin olarak satılmaları
Aktif varlıklar arasında yer alan hisse senedi ve tahvillerin satışları
Kredi veren kişi ve kuruluşlardan nakit olarak alınan krediler
Sermaye arttırılması
Yatırımlardan nakit olarak tahsil edilen kar payları, kira ve faiz gelirleri
Diğer nakit kaynakları (bağışlar, ikramiyeler, vergi iadeleri, sübvansiyonlar)
Aktif kalemlerde çoğalma, pasif kalemlerde azalma ile ilgili işlemler de, işletmede nakit çıkışları nedeniyle kasa ve bankalarda azalma meydana getirirler ve nakit kullanımını ifade ederler. Bu işlemler şunlardır.
Peşin olarak mal ve hizmet alışları
Duran varlıkların peşin olarak satın alınmaları
Hisse senedi ve tahvil satın alınması
Uzun vadeli borç taksitlerinin ve kısa vadeli borç taksitlerinin ödenmesi, tahvilli borçların itfası
Sermaye azaltılması
Kãr paylarına tahakkuk eden vergi, sigorta primleri
Personel ücretlerinin, genel giderlerin ve satış giderlerinin, bakım onarım giderlerinin, faiz giderlerinin nakden ödenmesi
Diğer nakit kullanımları (olağanüstü gider ve zararlar gibi)
Nakit akım tablosunun düzenlenebilmesi için dönem başı ve dönem sonu bilançolarına ve o hesap dönemine ilişkin gelir tablosuna ihtiyaç vardır. Ayrıca hesap dönemine ilişkin kãr dağıtım bilgilerine
ve nakit hareketini gerektirmeyen işlemlerin bilinmesine gerek vardır.
Bir işletmede nakit hareketlerini, yani nakit giriş çıkışlarını gerektirmeyen işlemler şunlardır.
-Amortismanlar
-Karşılıklar
-Yedekler
-İtfa payları
-Tahsil edilmesi mümkün olmayan
alacakların zarar kaydı
-Duran değerlerin yeniden değerlenmesi
-Uğranılan kayıplar nedeniyle defter kıymetlerinin azaltılması veya tamamen silinmesi
-Borçların veya temettülerin ihraç edilen hisse senetleri ile ödenmesi
-Tahakkuk etmiş fakat gerçekleşmemiş gelir ve giderlerin düşülmesi işlemi
-Gerçek Gelirlerin, Net Nakit Akışına Dönüşmesi
İşletmenin kãrlarıyla, yarattığı nakdi ayrı şeyler olarak anlamak çok önemlidir. Kãrlarla
nakdin aynı
şey olmadığını gösteren üç nedeni şöyle sıralayabiliriz.
1 – Gelir tabloları şirkete gelen ve şirketten çıkan nakit miktarları hesaplanarak hazırlanmazlar.
Muhasebe sistemine göre gelir tablosu hazırlanırken önce nakit ödemeleri ile başlanır, sonra bu ödemeler iki ana gruba ayrılır: cari harcamalar (ücretler gibi) ve sermaye harcamaları (yeni makine satın alınması gibi). Cari harcamalar, cari kãrdan indirilir. Ancak, makine maliyetini satın aldığı yıl indirmek yerine, amortisman
için yıllık bir gider hesabı açılır. Böylece makinenin maliyeti tahmin edilen ömre dağıtılmış olur.
Kãr hesaplanırken, bedeli nakden ödenmiş olsa bile yeni bir teçhizata ait harcama o yıl hesaptan düşülmez. Buna karşılık, cari olarak hiç nakit ödenmemesine rağmen, daha önceki yıllarda alınmış olan varlıkların amortismanı hesaptan düşülür. Dolayısıyla, işletmenin yarattığı nakdi hesaplamak için, amortisman giderini(nakit çıkışı olmadığı için) tekrar ilave etmek ve yeni sermaye yatırımıyla ilgili harcamayı (nakit çıkışı olduğu için) indirmek gerekir.
2 – Herhangi bir malın veya hizmetin satışı ile bedelinin tahsil edilmesi aynı anda olmayabilir.
Her hangi bir malın satışını 3 safhaya ayırırsak : 1 dönemde firma malları üretir.; 2. dönemde bu malları satar.; 3. dönemde de bu maların bedelini tahsil eder. 3. döneme kadar herhangi bir nakit girişi olmamasına rağmen, satış, 2. dönemle ilgili gelir tablosunda gösterilir. 2. döneme ait bilançodaki alacaklar rakamı, henüz ödenmemiş faturalar nedeniyle şirket müşterilerinin malların bedeli kadar borcu olduğunu yansıtır. Gelecek dönemde, müşteriler borçlarını ödedikten sonra, alacaklar malların bedeli kadar azalacaktır. Dolayısıyla, şirketin elde ettiği nakit. “ gelir tablosunda gösterilen satışlar, eksi, ödenmemiş faturalardaki artışa eşittir.”
3 – Malların üretim maliyeti ile satış hasılatı eşleştirilmeye çalışılır.
Örneğin 2. dönemde 100$
satılan malların 1. dönemdeki üretiminin 60$ mal olduğunu varsayalım. işletmenin 1. dönemde zarar ettiğini ve 2. dönemde çok kãrlı olduğunu söylemek yanıltıcı olur. Bu nedenle, firmanın kãrlılığının daha gerçekçi bir ölçüsünü sağlamak için, gelir tablosu 60$, mallar 2. dönemde satılıncaya kadar malların üretim gideri olarak göstermeyecektir. Bu uygulama, tahakkuk esasına dayalı muhasebe diye bilinir. Buna göre bir satışla ilgili tüm giderler toplanır ve kãrı hesaplamak için bu giderleri daha önceki dönemlerde yapılmış olmalarına rağmen o döneme ait hasılattan düşer.
Tabi ki firma 1. dönemde malların üretimi için para harcamıştır. Bunu nedenle, bu tür harcamalar 1. dönemde stoklara bir yatırım olarak gösterilecektir. Onu izleyen 2. dönemde, mallar satıldığında stoklar tekrar azalacaktır.
Örneğimizde, 1. dönemde mallar üretildiğinde nakit ödenmiştir, fakat bu giderler, malların satıldığı 2. döneme kadar gider olarak kabul edilmemiştir. Dolayısıyla nakit çıkışı, “gelir tablosunda gösterilen satılan mal maliyeti, artı, stoklardaki değişime’ye eşittir.
Yukarıdaki açıklamalara göre gerçek gelirlerin, net nakit akışına dönüşmesi için şu adımları izlemek gerekir.
Net kãr
1 - Faaliyetlerle ilgili nakit akışları
Ekle :
Amortisman giderleri
Ticari alacaklardaki azalma
Stoklardaki azalma
Peşin ödenen giderlerdeki azalma
Tahakkuk eden gider ödemelerindeki artış
Satıcılar hesabındaki artış
Ertelenmiş gelir vergisi ödemelerindeki artış
Faaliyet dışı kayıplar
Çıkar :
Ticari alacaklardaki artışlar
Stoklardaki artışlar
Peşin ödenen giderlerdeki artışlar
Satıcılar hesabındaki azalış
Tahakkuk eden faaliyet giderlerindeki azalmalar
Faaliyet dışı kazançlar
A - Faaliyetlerle ilgili net nakit akışları
2- Yatırım Faaliyetlerden elde edilen nakit akışları
Ekle :
Duran varlık satışlarından sağlanan nakit
Çıkar :
Duran varlık alışlarına ödenen nakit
B - Yatırım Faaliyetlerden elde edilen Net nakit akışı
3 – Finansman faaliyetlerine ilişkin nakit akışları
Ekle :
Kısa ve uzun vadeli yabancı kaynaklardaki artışlar
Sermaye artışı
Hisse senedi ihraç primleri
Çıkar :
Kısa ve uzun vadeli yabancı kaynaklardaki azalışlar
Sermaye azalışı
Ödenen temettüler
C - Finansman faaliyetlerine ilişkin net nakit akışları
NET NAKİT AKIŞI (A + B + C)
Fizibilite Çalışmalarında Proforma (tahmini) Net Nakit Akış Tablolarının Hazırlanması Sırasında Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar
1.Kãrlar değil, nakit akışları ıskonto edilir
Net bugünkü değeri hesaplarken, sermaye harcamalarını, ileride amortisman olarak görüldükleri tarihte değil, meydana geldikleri tarihte hesaplanır. Projelerin finansal çekicikleri, ya hissedarlara dağıtılmak ya da firmada yeniden kullanılmak üzere yarattıkları nakitten ileri gelir. Bu nedenle sermaye bütçelemesinin odak noktası kar değil, nakit akışları olmalıdır.
2.Projenin ek nakit akışları tahmin edilir
Bir projenin net bugünkü değeri, o projenin yarattığı ek nakit akışlarına dayanır. Önce projeyi uygulamanız durumundaki nakit akışları tahmin edilmelidir. Sonra, projeyi kabul etmeniz halindeki nakit akışları tahmin edilmelidir. Aradaki fark bulunarak projenin yarattığı ek nakit akışları elde edilmelidir.
Ek nakit akışları= projeyle nakit akışı- projesiz nakit akışı
3.Projenin tüm ikincil etkileri göz önünde bulundurulur
Projenin firmaya ait diğer ürünlerin satışları üzerinde etkisi. Bazen yeni bir proje firmanın mevcut işi için yararlı olur. Örneğin, İstanbul`dan Erzurum Hava alanına yeni bir hat çekilmesi düşünülüyorsa. Tek başına incelendiğinde yeni hattın net bugünkü değeri negatif çıkabilir. Ancak diğer trafiğinizi canlandıracağı ek işler hesaba katıldığında yeni hat, karlı bir yatırım olabilir.
4.Batık maliyetler dikkate alınmaz
Batık maliyetlerin, süresi geçmiştir ve geri çevrilemeyen nakit akışlarıdır. Batık maliyetler projeyi kabul etseniz de etmeseniz de aynı kalacaktır.
Örneğin, Bir otel yapımında 1 milyon dolar harcanmış, proje durdurulmuş yatırılan para batık maliyet olarak görülmektedir. Burada sorulması gereken soru, tamamlanacaksa ne kadar yatırılması gerektiği ve tamamlanan ürünün ek yatırımı karşılayıp karşılayamadığıdır.
5.Fırsat maliyetleri dikkate alınmalıdır
Fırsat maliyeti, bir faaliyetin sonucu olarak vazgeçilen fayda ve ya nakit akışıdır.
Hiç nakit el değiştirmese bile, kaynaklar hiçbir zaman bedava değildir. Örneğin, yeni bir imalat faaliyetinin bu işte kullanılmasa 100000 dolara satılabilecek bir araziyi kullandığını varsayın. Bu kaynak pahalıdır, araziyi kullanmakla satış fırsatından vazgeçilir. Burada peşin ödenen bir maliyet yoktur,Fakat bir fırsat maliyeti, yani arazinin başka şekilde kullanılmasıyla vazgeçilen bir bir değer vardır.
6.Enerji, aydınlatma gibi dağıtıma tabi tutulmuş genel giderlere dikkat edilir
Bunlar maliyetler üzerindeki ek etkisini yansıtmayabilir.
7.Çalışma sermayesine yatırım göz önünde bulundurulur
Satışlar arttıkça, firma çalışma sermayesine ek yatırımlar yapmak zorunda kalabilir ve projenin sonuna yaklaştıkça, çalışma sermayesine daha önce yapılan yatırım geri kazanılır.
Çalışma sermayesi nakit akışlarının tahmininde karışıklığın meydana gelmesindeki başlıca kaynaklardan birisidir.
Karışıklığın yaşanmaması için dikkat edilmesi gereken hususlar.
-Projenin yaşam süresi içinde çalışma sermayesinin değişebileceğinin unutulmaması.
-Projenin sonunda çalışma sermayesinin geri alınacağının unutulmaması.
8.Borç faizleri ya da bir kredinin geri ödeme maliyeti dikkate alınmamalıdır
Net bugünkü değeri hesaplarken, projenin tamamen hissedarlar tarafından finanse edildiği ve hissedarların tüm nakit akışlarını alacağı varsayılmalıdır. Bu yatırım kararını finansman kararından ayırır. Önce projenin net bugünkü değerinin pozitif olup olmadığı değerlendirilmeli, daha sonra finansman kararı için ayrı bir analize girişilmelidir.
9.Proje yenileme giderleri dikkate alınmalıdır
Bir projenin ekonomik değerini kaybetmemesi için, belirli zamanlarda projeye ek yatırımların yapılması gerekebilir. Nakit akış tabloları hazırlanırken
bu ek yatırımlar dikkate alınmalıdır.
|  anasayfa   |  sayfa başı  |   geri  |