|
(Bu hutbe, M.S. 632 yılında Hz. Peygamber -sallâllahü aleyhi ve sellem- Efendimiz tarafından yüz bini aşkın Müslüman`a İrad edilmiştir. Hazreti Peygamber, Allah`a hamd hamd ve senâdan sonra şöyle buyurdular;) Ey insanlar! Sözümü iyi dinleyiniz!Bilmiyorum, belki bu seneden sonra sizinle burada edebi olarak bir daha birleşmeyeceğim. İnsanlar! Bugünleriniz nasıl mukaddes bir gün ise, bu aylarınız nasıl mukaddes bir ay ise, canlarınız, mallarınız, namuslarınız da öyle korunmuştur. Ashabım: Yarın Rabbinize kavuşacaksınız ve bu günkü her hâl ve hareketinizden muhakkak sorulacaksınız. Sakın benden sonra eski sapıklıklara dönüpte birbirinizin boynunu vurmayınız!bu vasiyetimi burada bulunanlar bulunmayanlara anlatsın. Olabilir ki bildiren işitilenden daha iyi anlayarak muhafaza etmiş olur. Ashabım!Kimin yanında bir emanet varsa onu sahibine versin! Faizin her çeşidi kaldırılmıştır. Ayağım altındadır. Lakin borcunuzun aslını vermek gerekir. Ne zulmediniz, ne de zulme uğrayınız. Allah’ın emriyle faizcilik artık yasaktır. Cahiliyetten kalma bu çirkin âdetin her türlüsü ayağımın altındadır. İlk kaldırdığım faiz de Abdülmüttalib’in oğlu (amcam) Abbas’ın faizidir. Ashabım! cahiliyet devrinde güdülen kan davaları da tamamen kaldırılmıştır. Kaldırdığım ilk kan davası, Abdülmüttalib’in torunu (amcazadem) Rebia’nın kan davasıdır. İnsanlar! Bugün şeytan, sizin şu topraklarınızda yeniden tesir ve hâkimiyetini kurmak gücünü ebedi surette kaybetmiştir. Fakat siz; bu kaldırdığım şeyler dışında, küçük gördüğünüz işlerde ona uyarsanız bu da onu memnun edecektir. Dininizi korumak için bunlardan da sakınınız! İnsanlar: Kadınların haklarını gözetmenizi ve bu hususta Allah!tan korkmanızı tavsiye ederim. Siz kadınları Tanrı emaneti olarak aldınız; onların namuslarını ve iffetlerini Allah adına söz vererek helâl ediniz. Sizin, kadınlar üzerinde hakkınız, onlarında da sizin üzerinizde hakları vardır. Sizin kadınlar üzerindeki hakkınız, onların, aile yuvasını sizin hoşlanmadığınız hiçbir kimseye çiğnetmemeleridir. Eğer razı olmadığınız herhangi bir kimseyi aile yuvanıza alırsa, onları hafifçe dövüp sakındırabilirsiniz. Kadınların da sizin üzerinizdeki hakları, meşru bir şekilde, her türlü yiyim ve giyimlerini temin etmenizdir. Mü’minler: Size bir emanet bırakıyorum ki, ona sıkı sarıldıkça yolunuzu hiç şaşırmazsınız. O emanet, Allah’ın Kitabı Kur’an’dır. Mü’minler Sözümü iyi dinleyiniz! Müslüman, Müslüman’ın kardeşidir; böylece bütün Müslümanlar kardeştir. Din kardeşinize ait olan herhangi bir hakka tecavüz, başkasına helâl değildir. Meğer ki gönül hoşluğu ile kendisi vermiş olsun. Ashabım!Kendinize de zulmetmeyiniz. Kendinizin de üzerinizde hakkı vardır. İnsanlar! Cenab-ı Hak, her hak sahibine hakkını (Kur’an’da) vermiştir. Varise vasiyet etmeye lüzum yoktur. Çocuk kimin döşeğinde doğmuşsa ona aittir. Zina eden içim mahrumiyet vardır. Babasından başkasına ait soy iddia eden soysuz, yahut efendisinden başkasına intisaba kalkan nankör, Allah’ın gazabına, meleklerin lanetine ve bütün Müslümanların ilencine uğrasın! Cenab-ı Hak, bu gibi insanların, ne tövbeleri ne de adalet ve şahadetlerini kabul eder. İnsanlar! Rabbiniz birdir. Babanızda birdir; hepiniz Adem’in çocuklarısınız, Adem ise topraktandır. Allah yanında en kıymetli olanınız, ona en çok saygı göstereninizdir. Arabın Arap olmayana Allah saygısı ölçüsünden başka bir üstünlüğü yoktur. İnsanlar! Yarın beni sizden soracaklar, ne diyeceksiniz! ‘Allah’ın elçiliğini ifa ettin, vazifeni yerine getirdin, bize vasiyet ve öğütte bulundun, diye şahadet ederiz.’ (Bunun üzerine Resûl-i Ekrem mübarek elini şahadet parmağını göğe doğru kaldırarak, sonra cemaat üzerine çevirip şöyle seslendi:) Şahid ol yâ Rab! Şahid ol yâ Rab! Şahid ol yâ Rab!
| anasayfa
| sayfa başı |
geri |
|