|
Kötü alışkanlıkların başında gelen uyuşturucu kullanmanın insan sağlığına akıl ve ruhi sistemlerimize cemiyete yaptığı tahribat tek dünya ülkelerinde uyuşturucu kullanmanın alışkanlığı çığ gibi akmaktadır ve ilgili kişiler bu felaketin nasıl önleneceğini düşünmektedirler. Uyuşturucu : Silah kaçakçılığında, casuslukta, anarşik hadiselerde ve bir ülkenin diğer ülke gençlerini dejenere eden soğuk harpte, gayri meşru kazançta on müessir ve en çok kullanılan tahripkar bir vasıtadır. Kötü Alışkanlık : "İnsanların önceden bilmeyerek veya tesadüfen başladıkları alışkanlıklardır." İnsanların davranışlarında, düşüncelerinde, duygularında anormal değişiklik meydana getiren tabii ve sentetik maddelere uyuşturucu denir. Uyuşturucuların sayıları pek çok olmakla beraber en çok kullanılanları şunlardır; Afyon, morfin, eroin, esrar, kokaindir. UYUŞTURUCU MADDELER Sinir sistemine etki yaparak duyuları azaltan veya yok eden maddelerdir. Alkol, esrar, morfin, kokain, eroin gibi zehirler, beyin kabuğundaki hücreleri uyarır, beynin asil hücrelerini bozar, dejenerasyona sebep olur. Uyuşturucu maddelerin kullanılması ne kadar uzun süreli olursa, alınan miktarlar ne derece kuvvetli ise, sinir sistemindeki bozukluk da o nispette derin olur. Burada beyin hücrelerindeki duyarlığın ve direncin önemi de büyüktür. Bir çok kimselerde çok çabuk meydana gelen değişmelere karşı, uzun zaman uyuşturucu madde alan bazı şahıslar da sinir sistemindeki bozukluklar çok az olabilir. Uyuşturucu maddelerim başlıcaları şunlardır; Alkol, esrar, eter, kokain, kloral ve uyku ilaçları, meskalin. 1.ALKOL Alkolün insanlar üzerinde meydana getirdiği çeşitli belirtiler genel olarak alkolizm terimi altında toplanır. Alkol alışkanlığı asırlarca din adamları, ahlakçıları, kanun yapıcılarını ve tıbbı meşgul etmiştir. Sarhoşluk, içkini ilk göze çarpan etkisidir. Bu hal alkolün sindirim sisteminden kana karışması ve sinir hücrelerini uyarmaya başlar. İlk görülen belirti, keyiftir. Kişi içtikçe canlılık ve neşe duyar, dertleri dağılır, kendine güveni artar, her şeyi hoş görür utangaçlık kalkar. Sevgisini rahatça gösterir, parasını cömertçe harcar. Alkol alımı arttıkça cıvıklaşma, şarkı söyleme, dans etme, oyun oynama, arkadaşlarını öpme başlar. Gittikçe başı sersemler, dengesini kaybeder, sallanarak ve sendeleyerek yürür, etrafındaki eşya dönmeye başlar, sözleri ağırlaşır, bir konuyu tutturur ve aynı şeyi tekrar eder durur. Sarhoş son devrede artık sızar, horultularla uyur. Uyandığı zaman başında sersemlik vardır. Midesi rahatsız, vücudu kırgın bir hasta gibidir. Alkol Psikozları: Bazı kimseler içkiye dayanamaz. Bir iki kadeh onlara kötü tesir eder, hastalanır, hatta çılgınlık hali gösterir. Bu gibiler içtikçe kendini kaybeder, şuurlarında bulanıklık olur, hezeyanlar başlar. Kıskançlık, alınganlık davranışları görülür. Bazıları kendini tamamıyla kaybeder, bağırır, saldırır. Bu sırada elinden kaza çıkanlar, cinayet işleyenler olur. Neden sonra yılınca onları, ya hiç hatırlamazlar, yada rüya gibi hatırlar. Bu gibi kimselerin içki içmesi kendisi ve etrafı için bir felaket olur. a)Delirium Tremems Alkol zehirlenmesinden ileri gelir. Çoğunlukla uzun müddet içki içenlerde veya senelerce içtikten sonra bırakanlarda görülür. Daha çok 35-40 yaşlarında ortaya çıkan bu halin kalıtımla da ilgisi vardır. Deliriun Tremems nöbetinin başlıca belirtileri titreklik ve hayal görmedir. Şahsın elleri, bütün vücudu, dili titremeye başlar. Heyecanlıdır, yerinde duramaz, korku içindedir. Bulunduğu yerde silahlı insanlar, yılanlar, akrepler, fareler görür. Bu hayvanların vücuduna saldırdığını zanneder. Kendisini meyhanede sanarak "Rakı getir garson" diye bağırır. Mesleğine has hareketler yapar veya sözler söyler. Mesela, şoför ise direksiyon kullanır gibi kollarını sallar, "soldan gitsene" diye bağırır. Bulunduğu yeri ve zamanı bilmez. Nöbet esnasında korku ve kendisini öldürenler, düşmanı zannederek karşısındakini bıçaklayanlar vardır. b)Ayyaşların Hezeyanları Alkol psikozlarından biri de hissi ve hayali hezeyanlardır. Çoğunlukla 35-40 yaşları arasında görülür. Şahıs birtakım sesler işitir. Kendisine küfür ve hakaret ediliyor zanneder. Herkes onunla alay ediyor, öldürmek istiyor sanır. Arkadaşlarını, aleyhinde tertiplere girişmekle itham eder. Böyle hastalar kendisini kaybetmez. İdraki yerindedir, bulunduğu yeri ve zamanı bilir. Dikkat ve almayışı normaldir. Ancak çok sıkıntılı ve vesveselidir. c)Alkol Paranoyası Asıl belirtisi şiddetli kıskançlıktır. Bu gibi şahıslar öfkeli ve ataktır. Kıskançlık ve zehirlenme hezeyanlarında bulunurlar. Mesela onlara göre karıları, kızları fuhuş yolundadır, geceleri eve erkek alırlar, gündüz süslenip kötü evlere gitmektedirler. Kendisini haksız yere herkese deli ve sarhoş olarak tanıtırlar. Halbuki o her şeyi bilir ve görür. Birçok şeyi öğrendiği için de onu zehirlemek isterler. Türk Ceza Kanununa göre, uyuşturucu maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak yapmak, ithal veya ihraç etmek veyahut bu fiillere teşebbüs etmek suçtur. Eğer söz konusu uyuşturucu madde, eroin, kokain, morfin veya esrarsa ceza ağırlaştırılmakta ve müebbet ağır hapse dönüşmektedir. Yine kanuna göre, memleket içinde uyuşturucu maddeleri, ruhsatsız ve ruhsata aykırı olarak satanlar, satın alanlar veya yanında yahut başka bir yerde bulunduranlar veya bu maddeleri parasız devreden, devralan, sevk veya nakledenler, bunların alınıp satılmasına, devrine veya her ne suretle olursa olsun elde edilmesine aracı olanlara ağır hapis cezası verilir. Eğer söz konusu madde, eroin, kokain, morfin veya esrarsa bu ceza 10 yıldan az olmaz. Uyuşturucu maddelere ilişkin ve suç teşkil eden fiilleri yapmak üzere teşekkül kurma, birleşme veya bu cürümleri meslek, sanat veya geçim aracı haline getirmek de ağırlatıcı sebeplerdir. Uyuşturucu maddeleri kullanan kimsenin alışkanlığı iptila derecesinde ise, yani vücudunun dengesi değişmiş ve mutlaka bu maddeyi almasını gerektirir duruma gelmişse tıbbi bakımdan iğleştiği ortaya çıkıncaya kadar hastahane de muhafaza ve tedavisine, yetkili mahkemece karar verilir. Tabip, veteriner, kimyager, eczacı, diş hekimi, ticarethane sahibi, mesul müdürü, sivil ve askeri sağlık memuru, ebe, hemşire, ve hastabakıcıların bu suçu işlemeleri halinde cezalar arttırılır; müebbet ağır hapis cezası ve idama çevrilebilir. Uyuşturucu maddelerin ortak özelliği, devamlı kullanılınca alışkanlık meydana getirmesi ve alışkanlık arttıkça zorunlu bir ihtiyaç halini almasıdır. Alışkanlık, belli bir etkiyi sağlamak için, o maddenin çok kullanılmasını gerektirir; mesela herhangibi ağrıyı morfinle dindirmek için başlangıçta doz 1sgr olabilir, fakat kısa zamanda bu miktar 10sgr’a çıkar ve çok alışkın kimselerde onlarca sgr’a ulaşabilir. Oysa alışkın olmayan kimselerde bu dozlar genellikle ölçülüdür. İhtiyaç hali, çok ağrılı hastalara (mesela bazı kanserler) yakalanmış kimselerde ve hiçbir rahatsızlığı olmadığı halde uyuşturucu madde kullanmaya alışmış kimselerde görülür; toksikomani denilen bu durum bir dezentoksikasyon tedavisine ihtiyaç gösterir. 2.MORFİN Afyondan elde edilen bir maddedir. Daha çok zenginleri kullandığı bu zehre orta hallilerden de alışanlar vardır. Doktor, eczacı, diş hekimi, hemşire ve hasta bakıcı gibi meslekleri sebebiyle kolayca morfin elde edebilenlerden morfinman olanlar pek çoktur. Avukat, yazar, diplomat gibi yüksek meslek sahiplerinde de bir hayli rastlanır. Diğer uyuşturucu maddelere meyledenler gibi morfine alışanlar da psikopattır. Karakteri sağlam olanların bu yola saptığı görülmez. Morfinman, huysuz, çökmüş, telkine müsait bir kimsedir. Davranışları yapmacıklıdır. Etrafındakileri beğenmez, yalan söyler, dikkat ve hafızası zayıftır, ahlakı gittikçe bozulur, hırsızlık edebilirler, tembel ve pistirler. Devamlı morfin kullananlarda kansızlık, iştahsızlık, hazımsızlık, kabızlık veya ishal görülür. Vücut çok zayıflar. Morfin kesilince bu belirtiler yok olur. İştah düzelir, renk yerine gelir, bir müddet sonra tekrar morfine başlayınca düzen yeniden bozulur. Morfinmanı çeken, morfin alışkanlığından ziyade, karakterinin bozukluğudur. Bunlar kendisine engel olmalarını önlemek için, ailesini ve muhitindekileri de morfine alıştırmaya çalışırlar. EROİN Eroin morfinden elde edilen bir maddedir. Enfiye gibi burna çekmek suretiyle kullanılırlar. İlk çekişte şahsın başlı döner, kusar, tatlı bir uyuşukluk ve keyif duyar sonra tekrarlama arzusu uyanır. Aynı miktar alışılan zevki vermez olur, doz gittikçe arttırılır. Nihayet alışkanlık başlar. Artık ne pahasına olursa olsun eroin bulmak lazımdır. Eroinman evindeki eşyayı çalıp satmaya başlar. Üstü başı perişan hale gelir. Dolandırıcılık, hırsızlık, para almak için ana ve babayı ölümle tehdit içten bile değildir. Bazılarında homoseksüalite görülür. Çıldıranlara rastlanır. Alışkanlıkların çoğunda şehvet ve cinsi kudret azalmaktadır. Erkelerin spermalarında bozukluk, kadınlarda ise adet kesilmesi görülür. Bu zehri kullandıkça ruhi ve ahlaki değişiklikler ve çöküntüler artar. İdrak ve hafıza bozuklukları başlar. Hastaların çoğu yalan söyler. Alışanlar bu zehirden kesilince hırçınlaşır, kesiklik duyar. Yemek yemez, uyku uyumaz, üşür ve ayaklarında ağrılar olur. Bu durum haftalarca, aylarca sürer sonra normal hale gelir. Tedavi için şahsın bir kliniğe yatırılması lazımdır. KOKAİN Kokain, koka yaprağından elde edilen, beyaz, kokusuz bir tozdur. Enfiye gibi burna çekilerek kullanılır. Memleketimizde yayılması, birinci dünya savaşında gelen Rus hayat kadınlarıyla oluşmuştur. Koka bitkisi Meksika, Cava, Honduras ve Bolivya’da yetişir. Bir çok yerlerde halk yaprağı sakız gibi çiğner. Kokain alındığı zaman önce bir zindelik verir. Koşmak, sıçramak, konuşmak için istek artar. Kıskançlık ve şehvet hisleri gıcıklanır. Bu hal iki saat kadar sürer. Arkadan bir neşesizlik, kırgınlık, boğaz kuruluğu gelir. Kokain sarhoşlarında da hayal görme vardır. Çok defa korkunç hayaller görür. Alışanlar günden güne eski zindeliğini kaybeder, tembel ve keyifsiz olurlar. Arkadan hafıza bozukluğu başlar. Hasta yeni şeyleri güç öğrenir, kötü ruhlu bir adam olur, yalan söyler, ailesini ve işini ihmal eder. Gitgide erkeklik kudreti azalır. İntihara ve homoseksüelliğe yönelir. Kokainden delirenler vardır. Böyle bir hasta, mani nöbeti belirtileri gösterir. Bağırır, üstünü başını yırtar, uyumaz, hayaller görür, sesler işitir, tuhaf kokular alır. Etrafında ve üzerinde haşarat varmış zanneder ve onlarla mücadeleye girer. ESRAR Esrar, "Canabis İndica" adındaki kendir otunun uç çiçeklerinden elde edilir. Sigara gibi sararak veya kabak denilen nargile içmek, yahut lokum içine konarak yutmak suretiyle kullanılır. Daha çok Doğu’da bilinen bir uyuşturucudur. Batı’da pek yaygın değildir. Memleketimizde gizli esrarkeş tekkeleri, kahvehaneleri vardır. Kaçakçı ve satıcılarla bütün dünyada mücadele edilir. Amerika’da oldukça yayılmıştır. Meksika’da "Canabis Sativa" dan çıkarılır ve adına "Marihuana" denir. Esrarkeşler, kuytu ve loş yerleri severler. İzbe kahvelerde, helalarda zehirlerini alırlar. Sakin ve uysaldırlar. Nefes çeke çeke bir rüya alemine dalarlar. Kendi deneyimlerince bu, dalga geçmek veya dalgaya düşmektir. Başlarında bir boşluk ve vücutlarında tatlı bir uyuşukluk hissederler. Bu sırada imkan dışı saatleri duyar, yavaş yavaş sanki bir cennete giderler. His aldanışları ve hayaller içindedirler. İstediklerin kimselerin hayalini canlı gibi karşılarında görürler. Esrarkeş, kıyafetlerine hiç dikkat etmez; günden güne sefilleşirler. Saç, sakal uzar, tırnaklar kirle dolar, eller sigaradan sapsarı olur. Elbise ütüsüz, tozlu, lekeli ve yağ içindedir. Daha ileri safhaya üstü başı yırtık, saç sakala karışmıştır.
| anasayfa
| sayfa başı |
geri |
|